Reklam
Sağlık

Magnezyumun Kullanım Alanları Nelerdir?

Reklam

Magnezyumun kullanım alanları nelerdir? Magnezyum, vücut hücrelerindeki konsantrasyon açısından bakıldığında potasyumdan sonra ikinci sırada gelmektedir. Magnezyumun birçok işlevi arasında öncelikli olarak enzim aktive etme yeteneği vardır. Magnezyum eksikliği Amerikalılarda son derece yaygın olup özellikle ileri yaş bireylerde ve adet öncesi dönemdeki kadınlarda görülmüştür. Bu eksikliğin sebebi ilk olarak magnezyum emilimini azaltan veya sekresyonu artıran faktörler, ikincil olarak ise yüksek kalsiyum alımı, alkol, cerrahi işlemler, idrar söktürücü ilaçlar, karaciğer hastalığı, böbrek hastalığı ve doğum kontrol haplarının kullanımıdır. Magnezyum eksikliğinin belirti ve bulguları arasında yorgunluk, zihinsel karışıklık, sinirlilik, halsizlik, kalp rahatsızlıkları, sinir iletimi ve kas kasılması sorunları, kas krampları, iştahsızlık, uykusuzluk ve strese yatkınlık yer alır.

Magnezyum Takviyesi❗Youtube Videomuzu İzleyerek Bilgi Alabilirsiniz.

Astım ve KOAH

Magnezyum, akciğerdeki bronşiyal düz kasların gevşemesine yardımcı olur, bunun sonucunda hava yolları açılırarak nefes alma kolaylaşır. Magnezyumu damar yoluyla vermenin akut astım atağını ve akut KOAH alevlenmelerini durdurmada iyi bir önlem olduğu klinik olarak kanıtlanmıştır.

Reklam

KOAH hastasıysanız KOAH’a Sebep Olan Alerjenler Nelerdir? yazımızı okuyarak koah ataklarına sebep olan alerjenler hakkında bilgi sahibi olabilirsiniz.

Dikkat Bozukluğu (ADD)

Araştırmalar, dikkat bozukluğu olan birçok çocuğun daha düşük magnezyum seviyelerine sahip olduğunu göstermiştir. Dolayısıyla magnezyum eksikliğinin dikkat bozukluğuna neden olabileceği düşünülmektedir. Yapılan ön çalışmada hiperaktiviteli dikkat bozukluğu olan çocuklarda magnezyum kullanımı hiperaktiviteyi azaltmıştır. Bu çalışma, düşük magnezyum seviyelerine sahip (kırmızı kan hücresi, saç ve serum magnezyum seviyeleri ile belirlenen) 50 ADD’li çocuğa altı ay boyunca günde 200 mg magnezyum verilerek gerçekleştirilmiştir. Magnezyum eksikliği olan diğer 25 ADD’li çocukla karşılaştırıldığında, magnezyum takviyesi verilenlerin hiperaktif davranışlarında önemli bir azalma olduğu gözlenmiştir.

Kardiyovasküler Hastalıklar

Magnezyum, kalbin düzgün şekilde çalışması için mutlaka gereklidir. Magnezyumun kalp hastalığı ve felçleri önlemedeki rolü genel olarak kabul görmektedir. Bununla beraber, magnezyum takviyesinin çok çeşitli kardiyovasküler hastalıkların tedavisinde etkili olduğunu gösteren önemli çalışmalar yapılmış ve veriler toplanmıştır:

Anjina (Göğüs Ağrısı)

Magnezyum takviyesinin (çoğu çalışmada damar yolundan uygulama yapılmıştır), kalbin anormal kasılması veya damar sertliği nedeniyle oluşan göğüs ağrısında yararlı etkileri olduğu gösterilmiştir. Magnezyumun göğüs ağrısındaki yararlı etkileri, kalpteki enerji üretimini iyileştirme yeteneği ile ilgilidir; kalp damarlarını genişleterek kalbe daha iyi oksijen iletimini sağlar, kan akımına karşı oluşan direnci azaltarak kalbe olan gereksinimin azalmasına neden olur. Kan pulcuklarının toplanmasını ve kan pıhtı oluşumunu engeller, kalp atış hızını artırır.

Reklam

Kalp Ritim Bozukluğu

Magnezyumun, kalp ritim bozukluğunun tedavisinde önemli olduğu ilk kez 1935’te fark edildi. Altmış yıldan fazla bir süre sonra ise magnezyumun, atriyal fibrilasyon (düzensiz ve hızlı kalp ritmi), ventriküler erken kasılmalar (kalp karıncığının erken kasılması), ventriküler taşikardi (kalbin alt odacıklarındaki anormal elektrik sinyali ile hızlı kalp atışı) ve şiddetli ventriküler aritmiler (kalp karıncıklarındaki ritim bozukluğu) dahil olmak üzere birçok ritim bozukluğu türü için faydalı olduğunu gösteren çok sayıda çift kör çalışmalar yapılmıştır.

Kalp atışınızda düzensizlik hissediyorsanız Düzensiz Kalp Atışı Nedir? Nedenleri ve Tedavileri Nelerdir? yazımızı okuyarak bilgi sahibi olabilirsiniz.

Konjestif Kalp Yetmezliği

Kalbin vücuda etkili bir şekilde kan pompalayamaması konjestif kalp yetmezliği olarak tanımlanır. Çoğunlukla yüksek tansiyonun, kalp kapağı bozukluğunun veya kardiyomiyopatinin (kalp kası hastalıkları) uzun dönem etkilerinden kaynaklanır. Hastaların magnezyum seviyeleri hayatta kalma oranlarıyla doğrudan ilişkili olduğu bulunmuştur. Yapılan bir çalışmada, normal magnezyum seviyelerine sahip konjestif kalp yetmezliği hastalarının 1 ve 2 yıllık hayatta kalma oranları sırası ile %71 ve %61 olarak görülmüşken daha düşük magnzeyum seviyelerine sahip hastalarda ise bu oran sırasıyla %45 ve %42 olarak bulunmuştur. Magnezyum takviyesi, konjestif kalp yetmezliğinde hayatta kalım oranını yükseltmesinin yanı sıra, konjestif kalp yetmezliği için kullanılan ilaç tedavisinin – kalp kasılma gücünü arttıran ilaçlar, idrar söktürücüler ve kalp damarlarını genişleten ilaçlar (beta-blokerler, kalsiyum kanal blokerleri, vb.) – neden olduğu magnezyum eksikliğini de önler.

Yüksek Kan Basıncı

Nüfus çalışmalarından örnekle yüksek magnezyum alımının düşük kan basıncı ile ilişkili olduğuna dair önemli kanıtlar bulunmuştur. Bu kanıtlara dayanarak araştırmacılar, yüksek tansiyon tedavisinde magnezyum takviyesinin etkisini araştırmaya başladılar. Çift kör çalışmalardan elde edilen sonuçlar karıştırıldığında çalışmalardan bazılarının magnezyumun kan basıncını düşürme etkisinin çok iyi olduğunu gösterirken bazılarının aynı sonucu göstermediği görülmüştür. Diüretik kullanan kişinin veya yüksek düzeyde renine -böbrekler tarafından salınan ve sonunda anjiyotensin oluşumuna ve aldosteron salınımına yol açan bir enzim- sahipse magnezyum takviyesinin önemli yararları görülmektedir. Bu bileşikler kan damarlarının daralmasına ve kan basıncının yükselmesine neden olur. Magnezyum ile kan basıncı derecesi az da olsa düşürülür.

Yüksek tansiyon hastasıysanız Yüksek Tansiyona İyi Gelen Gıdalar Nelerdir? yazımızı okuyarak bilgi sahibi olabilirsiniz

Reklam

Diyabet

Magnezyumun, insülinin salgılanmasında ve etkisinde önemli bir rol oynadığı bilinmektedir. Diyabetli veya bozulmuş glukoz toleransı olan hastalar üzerinde yapılan çalışmalar, magnezyumun glukoz metabolizmasında değerli olduğunu göstermiştir. Magnezyum takviyesi (genellikle günde 400 ila 500 mg), insülin tepkisini ve etkisini, glikoz toleransını ve kırmızı kan hücresi zarının akışkanlığını iyileştirir. Bununla beraber magnezyum seviyeleri genellikle şeker hastalarında düşük seyretmekte olup şiddetli retinopatisi (göz hastalığı) olanlarda ise çok düşük olarak gözlenmiştir. Şeker hastalarının magnezyuma olan ihtiyaçları daha yüksektir ve bu ihtiyacı karşılamak için diyet takviyesine gereksinim duyarlar.

Yorgunluk

Magnezyum eksikliğinin varlığı, yorgunluğa ve kronik yorgunluk sendromuna (KYS) benzer belirtilere neden olabilir. Kronik yorgunluk sendromu olan birçok hastada rutin kan analizinden daha doğru ölçüm olan düşük kırmızı kan hücresi magnezyum seviyeleri incelenmiş ve düşük bulunmuştur. Kronik yorgunluk sendromlu kişilerde yapılan çift kör çalışmalar, magnezyum takviyesinin enerji düzeylerini yükselttiğini, daha iyi duygusal durum sağladığını ve ağrıyı önemli ölçüde iyileştirdiğini göstermiştir.

Yapılan bu yeni çalışmalar, 1960’larda kronik yorgunluktan şikayetçi hastalar üzerinde yapılan klinik deneylerin sonuçlarını da desteklemektedir. Bu daha önceki çalışmalarda oral magnezyum ve potasyum aspartat kullanılmış ve incelenen yaklaşık 3.000 hastanın %75 ila %91’inin tedavi sırasında yorgunluk şikayetlerinin sona erdiği görülmüştür. Plaseboya yanıt veren hasta sayısı %9 ile %26 arasındaydı.Yararlı etkinin genellikle 4-5 gün sonra fark edildiği hatta bazen 10 gün gerekli olduğu görülmüştür. Hastalar genellikle 4-6 hafta tedaviye devam etmiştir.

Fibromiyalji

Fibromiyalji, kronik kas-iskelet ağrısı ve yorgunluğunun yaygın bir nedeni olarak kabul edilen, yakın zamanda tanınmaya başlanmış bir hastalıktır. Fibromiyalji hastaları üzerinde yapılan bir çalışma, günlük 300 ila 600 mg magnezyum takviyesinin (magnezyum malat olarak) hassas noktaların sayısında ve ağrı şiddetinde azalma sağlayarak muhteşem gelişmeler gösterdiği bulunmuştur.

Fibromiyolaji hastasıysanız Fibromiyalji Tedavi Yöntemleri yazımızı okuyarak bilgi sahibi olabilirsiniz.

Böbrek Taşları

Magnezyumun, idrardaki kalsiyumun çözünürlüğünü artırarak böbrek taşı oluşumunu engellediği görülmüştür. Diyete magnezyum takviyesi eklemek, böbrek taşlarının tekrarını önlemede önemli bir etki göstermiştir. Ayrıca B6 vitamini (piridoksin) ile beraber kullanıldığında etkisinin daha büyük olduğu görülmüştür.

Migren ve Gerilim Tipi Baş Ağrıları

Magnezyum seviyelerinin düşük olması hem migreni hem de gerilim tipi baş ağrılarını tetiklediğini gösteren önemli çalışmalar mevcuttur. Çift kör çalışma, düşük magnezyum seviyelerine sahip bireyleri iki gruba ayırarak bir gruba magnezyum takviyesi vermiş diğer gruba vermeyerek magnezyum takviyesi verilen grubun verilmeyenlere göre çok daha iyi sonuçlar ortaya çıkardığını göstermiştir.

Gebelik Komplikasyonları

Günlük magnezyum ihtiyacı hamilelikle beraber 280 mg’dan 350 mg’a çıkar. Hamilelik sırasındaki magnezyum eksikliği, preeklampsi (kan basıncında yükselme, sıvı tutulması ve idrarda protein kaybı ile ilişkili ciddi bir gebelik durumu), erken doğum ve fetal büyüme geriliği ile ilişkilendirilmiştir. Hamile kadınların diyetine ilave oral magnezyum eklenmesinin bu komplikasyonların gelişme sıklığını önemli derecede azalttığı gösterilmiştir.

Adet Öncesi Sendromu (PMS)

Magnezyum eksikliğinin premenstrüel sendroma (PMS) neden olan bir faktör olduğu ileri sürülmüştür. Magnezyumun tek başına etkili olduğu görülse de B6 vitamini ve diğer besinlerle birleştirilerek daha da iyi sonuçlar alınabileceği görülmüştür. Birkaç çalışma, PMS hastalarına yüksek dozlarda magnezyum ve B vitamini içeren bir multivitamin ve mineral takviyesi verildiğinde, tek başına magnezyum ile yapılan çalışmalarda görülen sonuçlara kıyasla, PMS semptomlarında daha iyi bir azalma yaşadıklarını göstermiştir.

Adet dönemleriniz ağrılı geçiyorsa Adet Dönemi Krampları Doğal Tedavi yazımızı okuyarak bilgi sahibi olabilirsiniz.

Magnezyumun Formları

Magnezyum birkaç farklı formda bulunur. Vücutta emilimi üzerine yapılan çalışmalar, magnezyumun sitratın yanı sıra glisin, aspartat ve malata bağlandığında ağızdan kolayca emildiğini göstermektedir. Magnezyum klorür, oksit veya karbonat gibi inorganik magnezyum formları genellikle daha iyi emilir, ancak yüksek dozlarda kullanımının ishale neden olma olasılığı daha yüksektir.

Magnezyumun Yan Etkisi Var mıdır?

Genellikle magnezyum vücutta çok iyi tolere edilir. Magnezyum takviyesi özellikle magnezyum sülfat (epsom tuzları), hidroksit veya klorür formları bazen daha yumuşak bir dışkıya neden olabilir. Ciddi bir kalp hastalığınız veya böbrek rahatsızlığınız varsa herhangi bir magnezyum takviyesi kullanmadan önce mutlaka bir uzmana danışın.

Magnezyum Diğer İlaçlarla Etkileşime Girer mi?

Magnezyum emilimini olumsuz etkilediği görülen birçok ilaç vardır. Bunlardan en önemli ve yaygın olanı birçok idrar söktürücü, insülin ve digoksin (kalp kasılma gücünü artıran) gibi ilaçlardır.

Magnezyum Gıdalarla Etkileşime Girer mi?

Magnezyumun, kalsiyum, potasyum ve diğer minerallerle arasında geniş bir etkileşim bulunmaktadır. Diğer minerallerin yüksek dozları magnezyum emilimini azaltır ve aynı şekilde bunun tersi de geçerlidir. Yüksek kalsiyum alımı ve D vitamini ile güçlendirilmiş süt ürünlerinin fazla tüketimi, magnezyum emiliminin azalmasına neden olur. B6 vitamini birçok enzim sisteminde magnezyum ile birlikte çalışır.

D vitamini eksikliğiniz varsa D Vitamini İçin Kaç Dakika Güneşlenmek Yeterlidir? Hangi Saatte Güneşlenilmelidir? yazımızı okuyabilirsiniz.

Günde Ne Kadar Magnezyum Alınmalı?

Magnezyum için önerilen günlük alım miktarı (RDA) yetişkin erkek ve kadınlar için sırasıyla 350 mg ve 280 mg’dır. Beslenme uzmanları, ideal magnezyum alımı için vücut ağırlığını dikkate almak gerektiğini düşünmektedir. Bu değer kg başına yaklaşık 2.72 olarak bulunmuştur. Örneğin 110 kiloluk bir kişi için alması gereken magnezyum miktarı 300 mg, 154 kiloluk bir kişi için 420 mg ve 200 kiloluk bir kişi için 540 mg olarak hesaplanır.

Magnezyum Fazla Alınırsa Ne Olur?

Magnezyumun gereğinden fazla alımı genellikle ishale neden olur. Doz aşımı durumunda şunlar yapılmalıdır: Kişinin bilinci kapalıysa veya kasılmalar geçiriyorsa, hemen bir ambulans çağırın. Acil servise götürürseniz, kullandığı şişeyi veya kabı yanınıza aldığınızdan emin olun. Kişinin bilinci yerindeyse, bir sağlık uzmanını arayın. İpeka (kusturucu şurup) şurubu (herhangi bir eczaneden reçetesiz temin edilebilir) ile kusturmayı önerebilir. Özel olarak talimat verilmedikçe kusturmayın ya da uzmanın yönlendirmesi dışında hareket etmeyin ve en yakın sağlık kuruluşuna başvurun.

Reklam

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu