Reklam
Sağlık

Diyabet Belirtileri ve Doğal Tedavi Yolları

Reklam

Diyabet Belirtileri Nelerdir? Çağımızın hastalığı olarak nitelendirebileceğimiz diyabet (şeker hastalığı) tüm dünyada yaygın olarak görülmektedir. Bunun en net örneklerinden biri Amerika’dır. Yaklaşık 29 milyon nüfusa sahip olan Amerika’nın neredeyse yüzde 10’u diyabet hastasıdır. Bu rakam, göz ardı edilemeyecek kadar fazladır.

Aristo Diyeti İle 13 Günde 5 Kilo Verin! Aristo Diyeti Nedir ve Nasıl Yapılır? Youtube Videomuzu İzleyebilirsiniz.

İstatistikler endişe verici olsa da asıl kritik nokta, diyabet hakkında farkındalığın oluşmasıdır. Bu konuda bilinçlenmek gerektiğine dair en iyi örnek, yaşam tarzınızda değişiklikler yapıldığı takdirde prediyabetin (gizli şeker) önlenebileceğidir. Bu değişiklikleri yapabilmeniz için de diyabet riskinizin olduğunun bilincinde olmanız ve diyabet semptomlarını anlamanız hayati bir önem taşır.

Reklam

Tip 1, Tip 2 ve gestasyonel diyabetin bilimsel bir tedavisi olmasa da doğal yollarla hem diyabet semptomlarını kontrol edebilir hem de komplikasyonları önleyebilirsiniz.

En Yaygın Diyabet Belirtileri

Sağlıklı insanlarda pankreas; şeker ve yağların kullanımına ve depolanmasına yardımcı olmak için insülin salgılar. Ancak, diyabetli kişilerde bu düzen aksar. Bu durum, ya vücudun tek başına insülin üretememesi (Tip 1) ya da ürettiği insülini gerektiği gibi kullanamaması (Tip 2) şeklinde ortaya çıkmaktadır. Diyabet, metabolik bir hastalık olarak bilinse de semptomları ile vücudun birçok bölümünü etkiler. [1*]

Toplumdaki bilinçsizlik veya diyabet belirtilerini tanımamak, rahatsızlığın fark edilebilmesini zorlaştırmaktadır. Bu nedenle diyabet belirtilerini tanımak çok önemlidir. En yaygın diyabet belirtileri şu şekilde sıralanabilir:

Tip 1 Diyabet Belirtileri

  • Susuzluk hissi ve ağız kuruluğu,
  • Yemek sonrası açlık hissi,
  • Kronik yorgunluk ve ruh hali değişiklikleri,
  • Görme bozukluğu,
  • Yaraların geç iyileşmesi,
  • Kilo kaybı,
  • Vücudun farklı bölgelerinde uyuşukluk ve karıncalanma hissi (bu semptom, tip 2 diyabeti olan kişilerde daha sık rastlanır).

Tip 2 Diyabet Belirtileri

Tip 2 diyabetin, Tip 1 diyabetten ayrıldığı nokta; genellikle daha ileri bir yaşta görülmesi ve semptomlarının yavaş gelişmesidir. Bunun dışında Tip 2 diyabetin semptomları da yukarıda listelediğimiz birçok semptom ile aynıdır. Fakat bu semptomların yanı sıra, diğer Tip 2 diyabet belirtileri şu şekilde sıralanabilir: [2*]

Reklam
  • Cilt kuruluğu,
  • Genellikle koltuk altlarında ve boyunda koyu, kadifemsi cilt lekeleri (Akantozis Nigrikans),
  • Sık yaşanan genital enfeksiyonlar,
  • Ellerde ve ayaklarda ağrı veya şişme,
  • Cinsel işlev bozukluğu ve düşük libido.
Doğal İdrar Söktürücülerinin Ödem, Şişkinlik ve Daha Fazlası İçin 19 Faydası İçin Tıklayın.

Diyabet Komplikasyonlarını Yaşama Olasılığınız Nedir?

Diyabetten kaynaklanan komplikasyonlar geliştirmek bazı faktörlere bağlıdır. Bu faktörler şu şekilde sıralanabilir:

  • Hipoglisemi (yüksek kan şekerine sahip olmak),
  • Kan basıncı seviyesi,
  • Kişinin ne zamandır şeker hastası olduğu,
  • Genetik yatkınlık,
  • Yaşam tarzı.

Diyabet Önleme Programı, üç yıl süren klinik bir çalışma yürüttü. Çalışma boyunca, yüksek risk grubundaki yetişkinlerin yaşam tarzında birtakım değişiklikler yapılarak, kişilerin yaşam kaliteleri arttırıldı. Yapılan araştırmaya göre, bu değişikliler ile risk grubundaki kişilerin diyabet komplikasyonları geliştirme riski yüzde 58 oranında azaldı. Ayrıca, bu değişimlerin etkisi 10 yıl boyunca sürdü!

Gaps Diyeti Nedir? Gaps Diyeti Nasıl Yapılır? Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.

Diyabetin Neden Olduğu Problemler

Diyabet, çoğunlukla birtakım semptomlara neden olmaktadır. Fakat rahatsızlıklar sadece bu semptomlardan ibaret değildir. Diyabet, kimi zaman ciddi hastalıkları da tetiklemektedir. Bu nedenle, diyabetin erken teşhisi ve tedavisi çok önemlidir.

Diyabet ve Nöropati Sorunları 

Diyabetli bir kişi, uzun bir süre hastalığından habersiz bir şekilde yaşarsa, sinir hasarına bağlı problemler yaşayabilir. Diyabete bağlı olarak gelişen birkaç farklı sinir hasarı türü vardır. [3*] Diyabetli kişilerde ortaya çıkabilecek bazı sinir hasarı belirtileri şunlardır:

  • Ayaklarda karıncalanma,
  • Ciltte sıcak ve soğuk hassasiyeti,
  • Kas ağrıları, güçsüzlük ve dengesizlik,
  • Hızlı kalp atışları,
  • Uyku problemleri,
  • Aşırı terleme,
  • Erektil disfonksiyon, vajinal kuruluk ve cinsel işlev bozukluğu,
  • Dengesizlik,
  • Duyulardaki değişiklikler (görmede, işitmede veya tat almada zorluk)
  • Sıkça tekrar eden metabolik rahatsızlıklar (şişkinlik, kabızlık, ishal, mide ekşimesi, mide bulantısı, kusma)

Diyabet, kontrol altına alınmadığında sinir sistemini de etkilemektedir. Kimi zaman sinir dokusunun hasar alması ile sonuçlanan bu durum, bazı hastalıklara yol açmaktadır. İşte, diyabetli kişilerin karşılaşabileceği ve sinir hasarından kaynaklanan hastalıklardan bazıları:

Reklam
  • Charcot Nöroosteoartropatisi (Charcot’s Joint): Charcot Nöroosteoartropatisi, sinirlerde oluşan problemlerden kaynaklanan bir eklem bozukluğu olarak karşımıza çıkmaktadır. Diyabetin de tetiklediği bu hastalık, sıklıkla ayakta görülmektedir. Bu hastalık ile ayak birçok duyusunu kaybetmektedir. Nöropatiye bağlı hissizlik ve yapısal bozukluk oluşumu nedeni ile ayakta yaralar da açılabilmektedir. Bu da kemik iltihabına zemin hazırlamaktadır.
  • Kraniyal Nöropati: Kraniyal nöropati, beyinle bağlantılı olan ve görme, işitme ve tadı kontrol eden sinirleri etkilemektedir. Kraniyal nöropati, genellikle göz kaslarını kontrol eden sinirleri etkiler. Nöropati, etkilenen gözün etrafında bir ağrı ile başlar, ardından göz kası felç olur. Fakat, bu durum genellikle 2 veya 3 ay içerisinde iyileşmektedir.
Göz Hastalıkları Doğal Tedavisi Kaynak
  • Sinir Sıkışmaları (Tuzak Nöropatiler): Sıkıştırma mononöropatisi, tek bir sinir hasar gördüğünde ortaya çıkan, yaygın bir nöropati türüdür.
  • Femoral Nöropati: Femoral nöropati, şeker hastalığı olan kişilerde sıkça görülmektedir. Yine de bu durum Tip 2 diyabetli kişilerde daha fazladır. Nöropati, dizde boşalmaya neden olabilir. Ayrıca, kas zayıflığı ve bazı bölgelerde ortaya çıkan duyusal sorunlar şeklinde de gözlemlenebilmektedir.
  • Fokal Nöropati: Fokal Nöropati, sinirleri etkileyerek ağrılara neden olmaktadır. Sinirlerde oluşan hasar sonucu; çift görmeye, yüz felcine veya vücudun bazı kısımlarında ağrılara yol açmaktadır.
  • Lomber Radikülopati: Belden bacağa vuran tüm ağrılara lomber radikulopati denir. Bu durum Tip 2 diyabetli hastalarda daha sık görülse de tehlikeli değildir.
  • Düşük Ayak Sendromu: Düşük ayak sendromu, kimi zaman diyabetin de neden olduğu peroneal sinirin (başparmak ve çevresindeki duyunun hissedilmesini sağlayan sinir) hasarı sonucunda oluşmaktadır. Bu hastalıkta, kas veya sinir hasarına bağlı olarak ayak bazı yetilerini kaybeder. Kişi, ayak bileğini tam olarak oynatamayabilir veya ayak topuğu yere sürünebilir. Ayakta başlayan bu sorun, ileride duruş bozukluğuna da neden olabilmektedir.
Miyalji Nedir? Miyalji’ye Sebep Olan 12 Durum İçin Tıklayın.

Şeker Hastalığı Cilt Sorunları

Diyabet, cilt de dahil olmak üzere vücudun birçok bölümünü etkileyebilmektedir. Fakat, derideki diyabet semptomları kolayca fark edilebileceğinden, erkenden teşhis edilebilir. Burada önemli olan nokta, kişinin diyabet hastası olduğunun bilincinde olup, düzenli olarak kan şekeri kontrollerini sağlamasıdır. [4*]

Diyabet sonucunda ortaya çıkan bazı cilt hastalıkları şu şekilde sıralanabilir:

  • Akantozis Nigrikans: Akantozis nigrikans, vücudun belirli bölgelerinde renk değişikliğine neden olan bir cilt hastalığıdır. Genellikle; boyun, koltuk altı ve kasık kenarlarında ortaya çıkmaktadır. Ciltte kuruluk ve kaşıntının dışında deride derin çizgiler oluşmasına da yol açmaktadır. Diyabetli kişilerde görülme riski yüksek olan bu hastalık, genellikle fazla kilosu olan kişilerde ortaya çıkmaktadır. Bazı leke kremleri, koyu renkte cilt lekeleri şeklinde ortaya çıkan bu hastalığın görünümünü hafifletebilmektedir. Yine de bu durumun diyabet ile ilişkisi olabileceğini unutmayın!
  • Diyabetik Dermopati: Diyabetik dermopati, diyabet hastalarında en sık görülen cilt sorunlarından biridir. Dermopati sonucu oluşan lekeler genellikle açık kahverengi, pullu yamalar gibi görünmektedir. Bu nedenle, kimi zaman yaşlılık lekeleri ile karıştırılabilmektedir. Fakat bu lekeler çoğunlukla kaval kemiğinin hizasında veya ön kısmında ortaya çıkar ve diğer sorunlar kadar ciddi değildir.
  • Necrobiosis Lipoidica Diyabetikorum (NLD): Diyabetli kişilerde karşılaşılması muhtemel olan bir diğer hastalık ise necrobiosis lipoidica diyabetorumdur. NLD, diyabetik dermopatiye benzer lekelere neden olmaktadır. Ancak bu lekeler daha seyrek, daha büyük ve daha derindir. Nadir görülen bir rahatsızlık olan NLD, kaşıntılı ve ağrılıdır. Genellikle deride donuk, kırmızı, kabarık bir alan olarak başlamaktadır. Bir süre sonra mor kenarlı parlak bir yara izi gibi görünmektedir. Bu izler yaraya dönüşmedikçe tedavi gerektirmez. Fakat yaralar oluşmaya başlarsa doktorunuza görünmeniz tavsiye edilmektedir.

Bu hastalıklar dışında diyabet bazı cilt sorunlarını da tetiklemektedir. Bu sorunlar genellikle şu şekildedir:

  • Ciltte ağrılı döküntü,
  • Bakteriyel enfeksiyonlar (vajinal maya enfeksiyonları ve stafilokok bakterileri),
  • Gözde arpacık oluşumu,
  • Akne,
  • Mantar enfeksiyonları (tırnak çevresi, göğüs altı, parmak araları, ağız ve cinsel organlar gibi deri kıvrımlarında),
  • Saçkıran,
  • Enfeksiyonların çevresinde oluşan kabarcıklar ve pullar,
  • Folikülit (saç köklerinde oluşan enfeksiyonlar).
Saç Dökülmesi Ve Kepek Doğal Tedavisi Hakkında Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.

Şeker Hastalığı Göz Sorunları

Diyabet; göz problemleri, görme kaybı veya körlük gelişimi için en büyük risk faktörlerinden biridir. Şeker hastalığı olan kişilerde, olmayan kişilere kıyasla daha yüksek körlük riski vardır. Fakat erken teşhis ve diyabetin kontrolü ile bu durumun önüne geçilebilmektedir.

Diyabet sonucunda ortaya çıkan bazı göz hastalıkları şu şekilde sıralanabilir:

  • Diyabetik retinopati (tüm retina bozuklukları),
  • Gözlerde sinir hasarı,
  • Katarakt,
  • Glokom (göz tansiyonu),
  • Makula dejenerasyonu (sarı nokta hastalığı),
  • Görme kaybı veya körlük.

Şeker hastalığından en çok etkilenen göz bölgelerinden biri, göz retinasında bulunan makuladır. Retinadan makulaya giden kan akışıyla ilgili sorunlar, diyabetli kişilerde sağlıklı insanlara göre yüzde 40 daha fazladır. Bu da halk arasında göz tansiyonu olarak bilinen glokoma yol açmaktadır. Bu risk, kişinin ne kadar zamandır diyabetli olduğuyla ve yaşıyla bağlantılı olarak artmaktadır.

Benzer şekilde, diyabetli yetişkinlerin katarakt geliştirme olasılığı diyabet olmayanlara kişilere göre iki ila beş kat daha fazladır.

Farklı retinopati türleri ile göz balonunun arkasındaki kılcal damarlar normal kan akışını engelleyen keseler oluşturur. Bu aşamalı olarak gelişebilir ve kılcal duvarlar kan ve retina arasındaki maddelerin geçişini kontrol etme yeteneklerini kaybettiğinde görme kaybı oluşabilmektedir.

Diyabeti Kontrol Etmenin Doğal Yolları

Diyabet sonucunda oluşan komplikasyonlar vücudun birçok bölgesini etkileyebilmektedir. Diyabet, bu yönüyle ciddi bir hastalıktır. Yine de bu süreç, doğru tedavi ve yaşam tarzınızda yapabileceğiniz bazı değişiklikleri ile yönetilebilmektedir. Tip 2 diyabetli kişilerin birçoğu; diyetlerini, fiziksel aktivitelerini, uyku ve stres düzeylerini iyileştirerek diyabet semptomlarını doğal yöntemlerle tersine çevirebilir ve yönetebilir. Tip 1 diyabetin tedavisi daha zor olsa da aynı adımlar ile oluşabilecek komplikasyonlar azaltılabilmektedir.

Diyabetli çoğu insan ilaç kullanıyor olsa da bu hastalık için elinizden gelen tek şey ilaç kullanımı değildir! Siz de diyabeti tedavi etme sürecinizde doğal yollara da başvurabilirsiniz.

Düzenli Kontrollere Devam Edin

Diyabet komplikasyonları olan birçok kişide belirgin semptomlar olmayacaktır. Bu nedenle düzenli olarak kan şekeri seviyenizi ölçmek, kan basıncı seviyenizi takip etmek, kalbinizi izlemek ve rutin kontrollerinizi yapmak, sağlığınız için büyük bir önem taşımaktadır. Ayrıca, bu süreçte düzenli olarak kolesterolünüzü ve trigliseridinizi de kontrol etmeyi de ihmal etmemeniz önerilmektedir.

Kolesterol Nedir? Nasıl Düşürülür? Tıklayın.

Diyet ve Egzersiz

Sağlıklı bir beslenme düzeni, kan şekerinizi normal aralıkta tutmanıza yardımcı olacaktır. Bunun için diyetisyeniniz ile size özel bir diyet listesi oluşturmanız tavsiye edilmektedir.

Fiziksel hareketsizlik ve obezite, tip 2 diyabetin gelişimi ile ilişkilidir. Bu nedenle, semptomları kontrol etmek ve kalp hastalığı gibi komplikasyon riskini azaltmak için egzersiz yapmanız önemlidir. Ulusal Sağlık Enstitüsü, düzenli fiziksel aktivite ve sağlıklı beslenme ile diyabet riskini önemli ölçüde azaltabileceğini belirtmektedir.

Sinir Hasarını Durdurmak İçin Kan Şekerini Kontrol Edin

Sinir hasarını önlemeye veya geciktirmeye yardımcı olmanın en iyi yolu, kan şekeri seviyenizi düzenlemektir. Sinir hasarları kimi zaman sindirim sorunlarına yol açabilmektedir. Bunu doğal yollarla önleyebilmek için; sindirim enzimleri, probiyotikler, bağırsak sağlığını iyileştirmeye yönelik magnezyum gibi takviyelerin kullanımı önerilmektedir.

Sağlıklı Sindirim Sistemi Nasıl Olur? Kaynak

Cildin Korunmasına ve Tedavisine Yardımcı Olun

Diyabetli kişiler, sağlıklı insanlardan daha fazla bakteri, mantar ve maya enfeksiyonuna sahip olma eğilimindedir. Bu nedenle, eğer bir şeker hastasıysanız, tedavi için uçucu yağlar gibi doğal yollarla başvurabilirsiniz. Böylece, bazı cilt komplikasyonlarının oluşumunun önüne geçebilirsiniz. Ayrıca, kuru bir deriye sahipseniz, cildinizi hindistan cevizi yağı ile günlük olarak nemlendirmeniz önerilmektedir.

Kuru Cilt Nasıl Nemlendirilir? Detaylı Bilgi İçin Tıklayın.

Gözlerinize Dikkat Edin

Kan şekeri seviyenizdeki anormallikler, görme duyunuz ile ilgili bazı sorunlara yol açabilmektedir. Bu nedenle şeker hastasıysanız gözünüze daha fazla dikkat etmeniz gerekmektedir. Bunun için öncelikle kan seviyenizi olabildiğince dengelemeniz tavsiye edilmektedir. Bunun yanında, yılda en az 1 kez doktorunuza görünmeniz önerilmektedir.

Oruç Tutun

Yapılan araştırmalar, oruç tutmanın bazı diyabet semptomlarını tersine çevirdiğini ve pankreas fonksiyonlarını eski haline getirdiğini göstermektedir. Ayrıca, 2018’de yayımlanan bir rapora göre, oruç tutmak, Tip 2 diyabetli bazı hastaların insülin ihtiyacını ortadan kaldırmıştır.

Aralıklı Oruç Diyeti Nedir? IF Diyeti Nedir? Tıklayın.

Diyabet Hakkında Ek Bilgiler

Tip 1 diyabet olan kişilerde genellikle semptomlar daha şiddetli bir şekilde gözlenmektedir. Tip 2 diyabette ise belirtiler kimi zaman o kadar azdır ki kişi, hastalığını bile fark edememektedir. Bu da durumun daha da kötüleşmesine ve uzun vadeli hasarların gelişmesine neden olmaktadır. Ayrıca hamilelik sırasında oluşan gestasyonel diyabet, genellikle kişide hiçbir belirgin semptom göstermez. Bu nedenle, risk altındaki kadınların komplikasyonları önlemek ve sağlıklı bir hamilelik geçirmek için düzenli olarak izlenmesi tavsiye edilmektedir.

Diyabet hakkında daha fazla bilgi edinmek için derlediğimiz bu bilgilere de göz atabilirsiniz.

  • Amerika’da her 11 kişiden biri, bir tip diyabet hastasıdır.
  • Diyabetli kişilerin neredeyse üçte birinin hastalığından habersiz bir şekilde yaşadığı bilinmektedir.
  • Tip 2 diyabet; körlük ve kronik böbrek yetmezliği gibi diyabetle ilgili komplikasyonların önde gelen nedenidir.
  • Diyabet, böbrek hastalıklarının en büyük nedenlerindendir. Buna, diyabetik böbrek hastalığı denir.
  • Diyabet; kalp hastalığı, felç ve üreme/doğurganlık sorunlarına neden olabilmektedir.
  • Gestasyonel diyabet (hamilelik ve hormonal değişiklikler tarafından tetiklenen diyabet), normal vücut ağırlığının üzerinde olan ve 25 yaşın üzerinde olan tüm kadınların yaklaşık yüzde 4’ünü etkilemektedir.
  • Diyabetli kişiler, belirli bir zaman diliminde diyabeti olmayan kişilere göre yüzde 50 daha yüksek ölüm riskine sahiptir.
  • Hiperglisemi veya yüksek kan şekeri seviyeleri, diyabetin belirgin bir işaretidir.
  • Yüksek kan şekerine uzun bir süre maruz kalmak; kan damarlarını, kalbi, gözleri, uzuvları ve organları etkileyen sinir liflerine zarar verebilmektedir.
  • Tedavi edilmediğinde diyabet, koroner kalp hastalığı olasılığının artması, hamile kalma zorluğu veya riskli hamilelik, görme kaybı, sindirim sorunları ve daha fazlası gibi komplikasyonlara neden olabilmektedir.

Reklam

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu