Reklam
Sağlık

Topuk Dikeni Nedir? Topuk Dikeni Nedenleri ve Belirtileri Nelerdir? Topuk Dikenine Ne İyi Gelir?

Reklam

Topuk dikeni, topuğun alt tarafında oluşan ve kemik üzerinde kalsiyumun yer değiştirmesinden kaynaklanan bir rahatsızlıktır. Küçük bir kemik çıkıntısı ya da topuk kemiğinde düzensiz şekilli büyümeler olarak oluşabilmektedir. Topuk dikeni sıklıkla orta yaşlı erkek ve kadınlarda görülmektedir. Ancak tüm yaş gruplarında bu rahatsızlığın oluşması mümkündür. İnsanların bu rahatsızlığı fark etmeleri oldukça zordur. Çünkü araştırmalara göre, topuk dikeni tespit edilen kişilerin yüzde 70’i bunu X-ray sonucunda öğrenmektedir.

Topuk Dikeni Nedir❓ 🦶 Topuk Dikeni Nedenleri ve Belirtileri Nelerdir❓ Youtube Videomuzu İzleyerek Öğrenebilirsiniz.

Topuk Dikeni Nedir?

Topuk dikenleri bazen oldukça ağrılı olmaktadır. Bu rahatsızlık topuğa bıçak saplanması olarak tanımlanmaktadır. Bazen, topuk dikenleri fark edilmemekte ve ancak röntgenle tespit edilmektedir. Topuk dikeni belirtileri bazen plantar faslit ile karıştırılabilmektedir. Plantar faslit, kalın bir bağ bandı olan plantar fasyanın iltihaplanmasıdır. Bu bağ bandı, topuk ile ayak parmakları arasında bulunan ayaktaki beş uzun kemik olarak tanınmaktadır.

Reklam

Ayağın altındaki kemeri destekleyen plantar fasyanın üstündeki gerilme, tahriş, şişme ve kemerin zayıflamasına neden olmaktadır. Bu durum, topuğun arka tarafında ağrı hissedilmesine neden olmaktadır. Topuk dikeni, sadece röntgen ile gözlemlenebilmektedir. Ayrıca, topuk dikenini çevreleyen dokular iltihap kaptığında ağrılı olmaktadır.

Topuk Dikeni Nedenleri Nelerdir?

Topuk dikeni, topuğun sürekli aşınma ve yıpranmaya maruz kalması sonucunda kemik değişimi sonucu oluşmaktadır. Genellikle sporcularda, her gün koşu ve yürüyüş yapan kişilerde yaygın olarak bulunmaktadır. Plantar fasya, ayağın altındaki kemeri destekleyen kalın bağ dokusu olarak bilinmektedir. Ayak kası ve bağlarda oluşan gerilmeler topuk kemiğini örten zarı yırtmaktadır.

Topuğu çevreleyen dokuları hasar ve zorlamalardan korumak için, kemik oluşumunda görevli hücreler bölgeye göç etmektedir. Bu bölgede, hücre birikmesi sonucunda kalsiyum artmakta ve bu da topuk dikenine yol açmaktadır. Topuk kemiğinin alt kısmındaki bu kalsiyum birikimi aylar içinde gerçekleşmektedir.

Topuk dikeninin bazı nedenleri şu şekilde sıralanmaktadır;

Reklam
  • Topuk kemiğine, bağlara ve sinirlere aşırı baskı uygulayan anormal ya da dengesiz yürüme
  • Özellikle sert yüzeylerde koşmak ya da zıplamak
  • Kalitesiz ayakkabı tabanları ya da rahatsız ayakkabılar (özellikle uygun kemer desteğine sahip olmayanlar)
  • Fazla kilo ve obezite
Kilo Alımına ve Obeziteye Neden Olan Obezojenler Öğrenmek İçin Tıklayın

Topuk Dikeni Belirtileri Nelerdir?

Çoğu zaman, topuk dikenlerinin hiçbir belirti ya da semptomu bulunmamaktadır. Ayrıca herhangi bir acı hissetmezsiniz. Bunun nedeni, yaygın inanışın aksine topukların sivri ya da keskin kemik parçaları olmamasıdır. Topuk dikenleri, hareket her gerçekleştiğinde dokuyu kesmemektedir. Bu dikenler, aslında vücudun normal kemik oluşturma mekanizmaları tarafından kullanılan kemik üzerindeki kalsiyum birikintileridir. Bu, diğer tüm kemikler gibi pürüzsüz ve düz oldukları anlamına gelmektedir.

Topuk dikeni bir doku olduğundan, bazen o bölge ya da çevresi iltihaplanmaktadır. Bunun sonucunda, her gün koşu ya da yürüyüş yaparken ortaya çıkan kronik bir topuk ağrısı oluşabilmektedir. Topuk dikeni ağrısının bir başka nedeni, stres alanı üzerinde bir yastık görevi gören kemik çevresinde yeni dokunun gelişmesinden kaynaklanmaktadır. {1*} Yeni doku büyüdükçe, bir kallus oluşmakta ve topuk dikeninden daha fazla yer kaplamaktadır. Bu durum, kalın tendon, sinir, bağ ve destekleyici doku ağı için daha az alana yol açmaktadır.

Ayakta bulunan bu önemli yapılar, ayağın şişmesine ve kızarmasına ya da egzersizle kötüleşen derin bir zonklama ağrısına yol açabilmektedir. Çünkü rahat hareket engellenmekte ve kalsiyum ya da doku birikimi nedeniyle sınırlı alanda kalma durumu söz konusu olmaktadır. Topuk dikenlerinin neden olduğu ağrı, uzun bir dinlenme süresinden sonra (sakatlanma sonrası uzun süre yatmak gibi) ayağı kullanırken keskin, saplanan bir ağrı olarak hissedilebilmektedir.

Bazen bu ağrı, koşu veya atlama gibi aktivitelerle uğraşırken kötüleşebilen donuk bir zonklamaya dönüşmektedir. İnsanlar topuk dikeni ağrısını sabah ilk ayağa kalktıklarında ayağın altına iğne batması olarak tanımlamaktadır. Sonrasında bu acı, artmakta ya da azalmaktadır. Ağrının nedeni genellikle topuk dikeninin kendisi değil, onunla ilişkili yumuşak doku birikimleridir. İnsanlar genellikle uzun süre oturduktan sonra ayağa kalktığında keskin ağrı hissetmektedir.

Topuk Dikeni Nasıl Geçer?

Topuk dikeni rahatsızlığı yaşayan kişilere genellikle dinlenme, germe egzersizleri, buz kompresi ya da iltihap önleyiciler önerilmektedir. Geleneksel tıp uygulamaları içinde steroid enjeksiyonu, kriyoterapi ya da ultrason tedavisi bulunmaktadır. Bu tedaviler, kan dolaşımını ve hücre metabolizmasını arttırması ve iyileşmeyi hızlandırması beklenmektedir. {2*}

Reklam

Bazı durumlarda topuk dikenleri ameliyat ile alınmaktadır. Ancak bu ameliyatlar oldukça pahalıdır. Ayrıca, tekrar topuk dikeni oluşması söz konusu olabilmektedir. Topuk dikenini tedavi etmek için aslında bu tür müdahaleler gerekli değildir. Aslında, insanların yüzde 90’ından fazlası cerrahi olmayan tedavilerle iyileşmektedir. Yine de cerrahi olmayan yöntemler 12 ay sonra topuk dikeni semptomlarını tedavi edemezse, ağrıyı hafifletmek ve hareketliliği yeniden sağlamak için ameliyat gerekebilmektedir.

Topuk Dikenine Ne İyi Gelir?

Topuk dikenini iyileştirmek için bazı besinlerin tüketilmesi ve doğru ayakkabıların seçilmesi oldukça önemlidir.

Magnezyum

Magnezyum, kemik oluşumu ve kalsiyumun kullanılması için gerekli bir mineral olarak bilinmektedir. İnsan vücudunda magnezyumun yarısı kemiklerde depolanmakta ve protein sentezi, sinir sistemi tedavisi ve antioksidan üretimi için kullanılmaktadır.

Topuk dikeni semptomlarını tedavi etmenin yollarından biri, Epsom tuzu ile ılık bir banyo yapmaktır. Epsom tuzu magnezyum sülfat olduğundan ağrı ya da iltihabı gidermek için birçok faydalı özelliğe sahiptir. Banyoya bu tuz eklendiğinde ve topuklara masaj yapıldığında ağrıyı oldukça azaltmaktadır.

Ayrıca, topuk dikenini hafifletmek için ihtiyacınız olan magnezyumu alabileceğiniz zengin gıdalar bulunmaktadır. Örneğin avokado, ıspanak, İsviçre pazısı, muz ve siyah fasulye yüksek oranda magnezyum içermektedir. Kabak çekirdeği, mercimek, nohut, beyaz fasulye, börülce, barbunya, esmer pirinç, darı ve kuru incir de magnezyum bakımından zengindir.

B5 Vitamini

B5 vitaminin eksikliğinin ilk belirtisi kas bozukluğu ve ağrı hissinin artmasıdır. B5 vitamini sinir sistemine yardımcı olan, etkili bir vitamin olarak bilinmektedir. Sinir sistemindeki sinyalleri düzenleyerek kaslarla sinirler arasında uyumu sağlamaktadır. Bu özelliği ile vücudun sinir hasarını ya da bozulmalarını önlemektedir. Ayrıca topuk dikeni iyileşmesini hızlandırdığı da kanıtlanmıştır. {3*}

B5 vitamini açısından zengin olan bazı gıdaların tüketilmesi de kişilere önerilmektedir. Avokado, ayçiçeği çekirdeği, yumurta, somon ve mercimek bu gıdaların en bilinenleridir. B5 vitamini eklem ağrılarını azaltmakta, kas gücünü arttırmakta ve yorgunlukların giderilmesine yardımcı olmaktadır.

B Vitamini Eksikliği Belirtileri Nelerdir? 💊 Tıkla ve Öğren

Yararlı Enzimler

Araştırmalar, bazı yararlı enzimlerin yoğun eklem ve kas ağrıları, kanser ya da yaşa bağlı gelişen hastalıkların tedavisinde kullanılabileceğini göstermektedir. {4*} Yararlı enzimlerden biri olan bromelain, şişmeye neden olan iltihaplarla savaşmaktadır. Ayrıca, kanda bulunan bir kimyasalı aktif hale getirerek şişmeyi azaltmaktadır.

Ananasın gövde ve meyvesinde bolca bulunan bu enzim, sağlığa oldukça faydalıdır. İyileşme süresini hızlandırmak ve iltihapları azaltmak için ameliyatlardan önce ananasın tüketilmesi önerilmektedir. Aynı zamanda, topuk dikeninin iyileşmesine ve basıncın hafifletilmesine de yardımcı olmaktadır.

PH Dengesine Dikkat Etmek

Topuk dikenine neden olan iltihaplanma ve kalsiyum birikimini önlemek için vücudumuzun uygun bir pH dengesine sahip olması oldukça önemlidir. Vücudun en iyi şekilde çalışması için, pH dengesi olarak adlandırılan alkali dengenin sağlanması gerekmektedir.

PH oranının 7 olması asit ve baz dengesinin nötr yani dengeli olduğunu göstermektedir. Asit oranı arttığında vücutta birçok rahatsızlık ve hastalık oluşmaktadır. Alkali açısından yüksek bir sistem, kemikleri güçlendirmek için gerekli olan kalsiyumu düzgün bir şekilde emmekte zorlanmaktadır.

Kemikler stres altındayken, sorunu düzeltmek için kemiklerde kalsiyum birikmesine neden olmaktadır.  Bu durum, kemiklerin zayıf ve kırılgan hale gelmesine neden olan osteoporoz ile sonuçlanmaktadır. Dengesiz pH‘ın en büyük nedeni yeteriz beslenme düzeni ve alkali gıda almamaktır. Meyve ve sebzeler potasyum açısından zengin besinlerdir ve vücut asitlerinin artmasına karşı doğal bir savunma görevleri bulunmaktadır.

Çiğ yiyecekler, yeşil ve limonlu içecekler, limonlu su gibi gıdalar alkaliyi arttırmaktadır. Bunun aksine, işlenmiş gıdalar, hayvansal proteinler, süt ürünleri ve tahıllar kanda asit birikmesine neden olmaktadır. Kan damarlarını daraltan ve asit oluşumunu arttıran işlenmiş gıdaların beslenme düzeninden çıkarılması topuk dikeninin önlenmesinde oldukça önemlidir.

Balık Yağı

Omega-3 yağ asitleri, balık yağının en önemli faydalarından biri olarak görülmektedir. Vücudu ağrı ve tahrişlerden kurtarmak için düzenli olarak balık tüketimi önerilmektedir. Ancak çok fazla yağ asidi, kronik rahatsızlıklara ve iltihaplanmaya neden olabilmektedir.

Sıcak Yağ Masajları

Sıcak yağların kullanılması ile yapılan ayak masajları son derece faydalıdır. Ayaklardaki kan akışını arttırarak iyileşme sürecini hızlandırmakta ve yara dokularını parçalamaktadır. Ayak parmaklarını gererek ve topuğa yumuşak masaj hareketleri uygulayarak dokuyu güçlendirmek ya da esnek hale getirmek mümkündür. Bu durum, topuk dikenini iyileştirmektedir.

Topuk dikeni ağrısı olanlara az miktarda zeytinyağını ısıtmaları ve topuğa masaj yapmaları önerilmektedir. Burada kullanılacak yağın hindistancevizi yağı olması da söz konusudur. İki yağ çeşidi de topukları rahatlatmakta, aşırı aşınma ve yıpranmadan korumaktadır. Ayrıca uçucu yağların faydalarından biri de bakteri karşıtı ve onarıcı özellikte olmalarıdır. Bu yağlar arasında biberiye, kekik, gül ve lavanta yağı bulunmaktadır.

Doğru Ayakkabı Seçimi Önemli

Yaşam tarzınız ve fiziksel aktiviteniz için doğru ayakkabı seçimi oldukça önemlidir. Tabanların darbe emici olması, yeterli sıkılıkta olması ve tam ayağa oturması, destekleyici bir topuk dolgusuna sahip olması topuk dikeni oluşumlarını önlemektedir. {5*}

Çok sıkı ayakkabılar ayak kemiklerine zarar vermekte ve hareketi engellemektedir. Doğru ayakkabıyı giymek, topuk üzerindeki baskıyı azaltarak ağırlığınızı eşit olarak dağıtmanıza yardımcı olmaktadır.

Kaynaklar

{1*} https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/17948294/

{2*} https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/24172641/

{3*} https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/3976557/

{4*} https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/19116226/

{5*} https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/19890578/

Reklam

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

İlgili Makaleler

Başa dön tuşu