İlaçların oluşturduğu yan etkiler dünya üzerinde en önde gelen ölüm nedenleri arasında yer almaktadır. Harvard Üniversitesi tarafından yayınlanan bir araştırmada, reçeteli ilaçların kullanıldıktan sonra %20 oranında ciddi yan etkilere neden olduğundan belirtilmektedir. Bu durum uygun şekilde reçete edilen ilaçların bile çok ciddi sağlık problemlerine yol açabileceğini göstermektedir. {1*}
Mevcut veriler, hastanede kullanılan reçeteli ilaçlardan dolayı yılda yaklaşık 840.000 hastanın ciddi yan etkilerle karşı karşıya kaldığını ve bununla birlikte yılda toplam 1,9 milyon kişinin ilaçların yan etkilerinden dolayı hastaneye başvurduğunu göstermektedir. Bu istatistikler üzücü bir gerçeği kanıtlar niteliktedir. Kişileri iyileştirmesi amaçlanan ilaçlar aslında kişiye daha fazla zarar verebilmektedir. İşte tam olarak bundan dolayı fitoterapi uygulamaları her geçen gün daha yaygın hale gelmektedir. Fitoterapi uygulamalarında bitkisel takviyeler tedavi için kullanılmakta ve bu durum fitoterapi uygulamalarının popülaritesini arttırmaktadır. Fitoterapi uygulamaları, ilaçların tek tedavi yöntemi olmadığı düşüncesini arttırmakta ve bitkisel ürünlerin doğal ilaç endüstrisinin ön saflarında yer almasına neden olmaktadır.
Fitoterapi Nedir?
Fitoterapi, hastalıkların tedavi edilebilmesi ve önlenebilmesi için uygulanan bitkisel bir tedavi yöntemidir. Fitoterapi uygulamaları eczacılık gibi düşünülebilir. Fitoterapi ve eczacılık arasındaki temel fark fitoterapi uygulamalarında kimyasal ve sentetik ilaçların yerine bitkisel ve doğal ilaçların kullanılmasıdır. Fitoterapi uygulamalarında saf ve doğal bitkilerin kullanılmasına oldukça özen gösterilmektedir.
Demans ve Hafıza Kaybına Yol Açan İlaçlar Nelerdir? Doğal Tedavi Seçenekleri Var Mıdır?
Fitoterapi ve Bitkisel İlaçlar
Bitkisel ürün markası olan PhytoFarmacy’nin yaratıcısı Dr. Bomi Joseph, fitoterapinin fito-bilim veya Fito-Farmakolojiye dayandığını ifade etmektedir. Fitoterapi, bitkisel tıbbın (ayurveda uygulamaları gibi şifalı bitkilerin faydalarını öğretmeyi esas almaktadır) aksine kontrollü klinik araştırmalara ve detaylı moleküler çalışmalara dayanmaktadır.
Bir örnek olarak humulus (şerbetçiotu) bitkisini ele alabiliriz. Ayurveda tıbbında ve bitkisel tıpta bitki stres, uyku bozuklukları, yüksek kolesterol ve diyabet semptomlarını hafifletmek için kullanılmaktadır. Bu uygulamalarda bitkilerin kullanımları ve faydaları hakkındaki genel bilgiler baz alınarak hareket edilmektedir. Ancak fitoterapi uygulamaları tam olarak böyle değildir. Fitoterapi uygulamalarında bitki izole edilmektedir bu sayede bitkinin çeşitli moleküler fraksiyonları incelenmekte ve karşılaştırılmaktadır. {2*}
Doktor Joseph fitoterapiyi şu şekilde tanımlamaktadır: “Saflığını ve biyoaktivitesini test etmek amacıyla klinik bir fraksiyon için bir monoklonal antikor testi oluşturduk. Çeşitli formülasyonlar üzerinde çok sayıda deneme ve difüzyon çalışması gerçekleştirdik ve belirli moleküllerin farmakolojik özelliklerini belgeledik.” Basitçe söylemek gerekirse fitoterapi, iyileşmeyi desteklemek için belirli bitki bileşiklerini ve özlerini kullanan, bilime dayalı ve bitki temelli bir ilaç ve tedavi formudur. Fitoterapi uygulamaları ve bitkisel ilaçlar ortak bir temele dayanmaktadırlar. Bunun sebebi iki uygulamanın da bitkileri baz almasıdır ancak bilim adamlarının bitkiyi parçalara ayırıp bilimsel olarak incelemeye başladıkları anda bu uygulamalar bitkisel ilaç tedavisi veya ayurveda tıbbı başlığından çıkmakta ve fitoterapi veya fitofarmakoloji adını almaktadır.
Fitoterapi ve Farmasötik İlaçlar
Fitosötikler, hiçbir modifikasyona uğramadan bir bitkiden elde edilen doğal moleküllerdir. Farmasötik ilaçlar ise kanunen sentetik molekül olarak kabul edilmektedir. Bitkilerde pek çok farmasötik ilaç keşfedilmiştir ancak buna rağmen ilaç şirketleri bitki molekülünün yüzlerce sentetik varyantını yapmaktadırlar. Sonrasında klinik çalışmalar yapmakta, patent almakta ve elde ettikleri bu sentetik varyantları ilaç olarak piyasaya sürmekteler.
Evde Yapabileceğiniz Doğal İlaçlar
Fitoterapinin En Önemli Faydaları
Fitoterapi, bilime dayalı doğal tıbbi bir uygulamadır. Bitkisel ürünleri bilim ışığında incelemekte araştırmakta ve bu doğrultuda ürünleri faydalarına göre sınıflandırmaktadır. Kişilerin bilim doğrultusunda doğal ve sağlıklı yöntemlerle minimum yan etkiye maruz kalarak tedavi edilmesini sağlamayı amaçlamaktadır. Fitoterapi uygulamaları sayesinde uzun süre boyunca bozulmadan, herhangi bir deformasyona uğramadan ve herhangi bir yan etkiye neden olmadan uygulanabilecek ürünler ve tedavi yöntemleri kullanılmaktadır.
Bilime Dayalı Doğal Bir Tıbbi Uygulamadır
Fitoterapiyi bitkicilikten veya bitkisel ilaçlardan farklı kılan şey, bilime dayalı bir tıbbi uygulama olmasıdır. Fitoterapi uygulamalarında bitkisel bir ürün piyasaya sürülmeden önce preparat deneylerinden ve titiz biyomedikal çalışmalardan geçmektedir. Fitoterapi sayesinde, bitkisel ilaçların güvenliğinin test edildiği ve bitkisel ilaçların biyoyararlanımının ve farmasotik etkilerinin incelendiği düşünülmektedir. Bunun nedeni bitkisel bir preparat yapmak ve tedavinin etkinliğini maksimuma çıkarmak için farklı bitkilerin birleştirilmesi ve tamamlayıcı etkileri nedeniyle çok güçlü bir bileşik kombinasyonun kullanılmasıdır. {3*}
Uzun Süre Boyunca Kullanılabilir
Bitkiler Paleolitik çağlardan beri hastalıkları tedavi etmek amacıyla kullanılmaktadır. Hint ve Çin kültüründe ve yerli kültürlerde fitoterapi uygulamalarının uzun bir tarihsel kullanımına sahip olduğu düşünülmektedir. Pharmacognosy Review’da yayınlanan tarihi bir incelemede şifalı bitkilerden şifa elde etmenin, tarihin kendisi kadar eski olduğundan bahsedilmektedir. Yararlı ve şifalı bitkiler bulmaya çalışırken insanların, kabuklarda, tohumlarda, meyve gövdelerinde ve bitkilerin diğer kısımlarında şifalı bileşikler aradıkları düşünülmektedir. Şifalı bitkilerin oldukça köklü bir geçmişe sahip olması insanların binlerce yıldır devam ettirdikleri klinik deneylerine benzemektedir. Bitkilerin kullanımı ve bitkisel takviyelerle ilgili tarihsel belgeler aslında oldukça detaylıdır ve modern bilime fazlasıyla yakındır. {4*}
Hastalıklarla Savaşan ve Kilo Kaybını Kolaylaştıran En Etkili Bitkisel Kaynaklı Proteinli Gıdalar
Toksik Değildir ve Yan Etkisi Yoktur
Fitosötikler sağlık açısından güvenlidir ve çeşitli olumsuz yan etkilere neden olmamaktadır. Hatta fitosötiklerin uzun süreli yani düzenli şekilde kullanılmasının güvenli olduğu düşünülmektedir. Fitosötiklerin içerisinde bulunan formüller laboratuvarda test edilmekte ve onaylanmaktadır. Ancak nadiren de olsa bazı istisnai durumlarda, örneğin kişinin belirli bitki özlerine alerjisi olması durumunda, fitoterapi preparatları çeşitli alerjik reaksiyonlara yol açabilmektedir. Farmasötik ilaçlar bitkisel bileşenlerin sentetik versiyonlarıdır. Bu ilaçlar bazı durumlarda vücut tarafından ksenobiyotik veya yabancı maddeler olarak kabul edilmekte ve bu nedenle reddedilmektedir. Ancak vücudumuz genellikle bitkileri doğal olarak kabul etmekte ve bu nedenle bitkiler ilaç olarak kullanıldığında toksik reaksiyonlar göstermemektedir. {5*}
Tolerans Etkisi Göstermemektedir
Dr. Joseph, bitkisel ilaçların farmasötik ilaçlar gibi belli bir süreden sonra tolerans etkisi göstermediğini ifade etmektedir. Tolerans ilacın etkinliğinin zaman içerisinde azalmasıdır. Kişi sürekli aynı ilacı tüketirse belli bir süreden sonra ilacın vücuttaki etkisi azalabilmektedir. Bu durum genellikle reçeteli ilaçların ve yasa dışı uyuşturucu maddelerin tüketilmesi sonucunda ortaya çıkmaktadır. Gerçek bitki moleküllerinden elde edilen fitosötiklerin tolerans etkisine neden olma ihtimali oldukça düşüktür. Bu nedenle uzun süreler boyunca kullanılabilmekte, vücut tarafından kabul edilebilmekte ve tolerans etkisi göstermemektedir.
Fitoterapi Ürünleri
Laboratuvarlarda üretilen pek çok farmasotik ilaç sentetiktir. Ancak buna rağmen günümüzde tamamen doğal ürünlerden oluşan pek çok ilaç bulunmaktadır. On yıllardır bitki özleri ve bitki türevleri sağlık sorunlarının önlenmesi ve tedavi edilmesi amacıyla kullanılmakta ve terapötik etkileri nedeniyle dikkatleri üzerine çekmektedir.
Aşağıda bitkilerden elde edilen yüzlerce farmasötik ilaçtan bazıları bulunmaktadır: {6*}
- Morfin ve Kodein: Afyon bitkisinden elde edilmektedir
- Sudafed (psödoefedrin) ve Metamfetamin: Efedra sinica bitkisinden elde edilmektedir
- Aspirin (asetilsalisilik asit): Söğüt kabuğundan elde edilmektedir
- Penisilin: Penisilyum kalıbından elde edilmektedir
Bugün, internet üzerinden ve sağlık ürünler satan gıda mağazalarından pek çok bitkisel ürün satın alabilirsiniz. Bazı popüler bitkisel ürünler, Humulus bitkisinden (veya şerbetçiotundan) ve kannabidiolden elde edilen özlerle yapılmaktadır. Bu bileşiklerin kombinasyonu, ürünün iyileştirici özelliğini arttırmaktadır. Ayrıca yüksek tansiyonu düşürmek, diyabetle mücadele etmek ve insan sağlığının korunmasına yardımcı olmak için tasarlanmış olan fitoterapi ürünleri de bulunmaktadır. Bitkisel ürünler yaygın olarak zerdeçal, tulsi, ginkgo biloba, ashwagandha, ginseng, zencefil, kurkumin ve boswellia gibi popüler olan otlar ve baharatlarla yapılmaktadır.{7*}, {8*}
Zencefil Yağı Faydaları Nelerdir? Zencefil Yağı Nasıl Kullanılır?
Fitoterapi Eğitimi Nereden Alınmalıdır?
Fitoterapist olmanın en iyi yolu, fitoterapi eğitimi veren bir kursu tamamlamak veya farmakoloji alanında diploma almaktır. Sonrasında ise bilimsel prensipler aynı olduğu için bitki tıbbı veya bitkisel ilaç kursu alarak eğitiminizi tamamlayabilir ve kendinizi geliştirebilirsiniz. Fitoterapi diploması veren ve gerçek anlamda geleneksel bitkisel tedavi yöntemlerini öğreten pek çok kurs bulunmaktadır. Ancak tabii ki de tüm kursların yetkinliği ve donanımı birbirinden oldukça farklıdır. Fitoterapi uygulamalarında, çeşitli bitki molekülleri birlikte kullanılmakta ve bitki moleküllerinin spesifik olarak bilimsel etkinliğine odaklanılmaktadır. Bu iki uygulama arasında oldukça önemli farklılıklar bulunmaktadır. Günümüzde fitoterapi eğitimi kapsamında klinik pratik kazandırma amacıyla kurslar sunan okullardan biri Kanada’daki Pacific Rim College’dır.
Kaynaklar
- https://ethics.harvard.edu/blog/new-prescription-drugs-major-health-risk-few-offsetting-advantages
- https://www.scielo.br/j/rbpm/a/MB3nQm9D4WtLV3TKHTR5J9j/?lang=en
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29421793/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3358962/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5297475/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/16037644/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3569896/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC6017385/