Baş ağrısı zonklama nasıl geçer? ve neden olur? Bu tür soru ve sorunları hem yapmış olduğumuz araştırmalarda hem de aranma hacimlerini görebilmekteyiz. Halk arasında “zonklama” olarak kullanılan her insanın sorunu, beslenme ve yaşantımıza dikkat etmediğimiz sürece organlardaki her türlü çığlıklar bize baş ağrısı olarak bildirilmektedir.
Baş Ağrısının (Zonklamanın) En Büyük Sebepleri
Baş ağrısının yani zonklamanın en büyük sebepleri şunlardır:
- Kabızlıktan kaynaklanan baş ağrısı (zonklama)
- Böbrek ve idrar yollarıyla bağlantılı baş ağrısı
- Hazımsızlıkla bağlantılı baş ağrısı (zonklama)
- Beyinde toplanan toksik maddelerden kaynaklanan baş ağrısı
- Düz tabanlı olmaktan kaynaklanan baş ağrısı
Baş ağrısı sırasında hissettiğiniz ağrı, beyniniz, kan damarlarınız ve yakındaki sinirleriniz arasındaki sinyallerin karışımından gelir. Kan damarlarınızdaki ve baş kaslarınızdaki belirli sinirler devreye girer ve beyninize ağrı sinyalleri gönderir. {1*}
Beynin iç dokusunda ağrı algılayıcıları olmadığı için beyin ağrımaz. Baş ağrısı dahil bütün ağrılar, aslında vücudun bağışıklık sistemine gönderdiği acil birer rapordur. Bu raporda vücuda gelen zararın ezilme, kanama, kimyasal maddeyle etkileşme gibi sebebi, enfeksiyon tipi ve şiddeti detayıyla anlatılır. Baş ağrısı olarak hissedilen ağrı, çoğu zaman vücudun herhangi bir yerinde oluşan bu tür bir rahatsızlıktır.
Beyinde her organa ait bir merkez vardır. Organlarda meydana gelen rahatsızlığın bilgisi bu rahatsızlık sebebiyle oluşan kimyasal maddelerle ve belli frekans dalgalarıyla, sinyaller halinde beynin ilgili merkezine gelir. Bu sinyaller beyinde ağrı hissi oluşturarak insanı zararlı davranışlardan korur ve hastalığın ilerlemesini engeller.
Beyin aynı zamanda, bu sinyalleri detaylı bilgiler şeklinde bağışıklık sistemine gönderir ve bağışıklık sisteminin sistematik bir koruma programı hazırlamasını sağlar. İnsan ağrıya sabredebilse, beynin ve bağışıklık sisteminin görevlerini tam olarak yapmalarına imkan vermiş ve vücudu hastalıktan korumuş olur.
Ağrı kesici alındığında ise, ağrı ile birlikte bu bilgi aktarımı da kesilir. Hastalık derinleşmeye devam eder fakat bağışıklık sistemi savunmadan vazgeçer.
Alınan her bir ağrı kesici daha doğrusu her bir kimyasal ilaçla birlikte, bağışıklık sistemi gittikçe zayıflar, bir noktadan sonra hiç vazife yapamaz hale gelir.
Baş ağrısı, kabızlık, böbrek, idrar yolları, mide, karaciğer, safra kesesi, yüksek tansiyon, düz tabanlık, rahim ve prostat hastalığı gibi pek çok farklı nedene bağlı olabilir.
Kabızlıktan Kaynaklanan Kafada Zonklama
Kalın bağırsak rahatsızlığı ve kabızlıkla bağlantılı olan ve en sık rastlanan baş ağrısı şu şekilde seyreder:
Devamlı kabızlık sonucunda kalın bağırsağın sonundaki kısım yani düz bağırsak genişler, deforme olur ve makat etrafında cepler oluşmaya başlar. Bu ceplerde toplanan dışkı, sümüksel sıvı ve iltihap gibi maddeler makat çevresinde bulunan ve beyin ile bağlantılı yaklaşık 100 akupunktur noktasını etkiler.
Baş ağrısı (zonklama) bu akupunktur noktaları vasıtasıyla hissedilir. Bu nedenle ağrı kesici almak zararlı, hatta saçmadır.
Ağrı kesici almak yerine, soğuk suyla makatı yıkamak ve bir müshille bağırsakları boşaltmak daha anlamlıdır.
Böbrek ve İdrar Yollarıyla Bağlantılı Baş Ağrısı
Bu sebebe bağlı ağrı önce ayaklar arkasından başlar.
Ense çukurundan yukarı yükselir ve gözlerin iç tarafından burun köküne kadar inebilir.
Aynı zamanda büyük ve küçük tansiyon çok yükselerek baş ağrısını artırabilir.
Bu durumda ağır kesici almak aslında bir kısır döngüdür.
Çünkü ağrı kesiciler böbrek ve idrar yolları rahatsızlıklarını artırır, bu rahatsızlık arttıkça baş ağrısı zonklama da giderek şiddetlenir.
Çaresi ağrı kesici almada değil, idrar yolları ve böbreklerin tedavisindedir.
Bugün dünyada kronik böbrek yetmezliğinin en sık rastlanan nedenlerinden birinin ağrı kesiciler ve aspirin olduğu tespit edilmiştir.
Bu, kronik diyaliz hastalarının arasında ağrı kesici ve aspirin kullananların sayısının çok yüksek olduğu anlamına gelir.
Hazımsızlıkla Bağlantılı Baş Ağrısı
Bu tür baş ağrısı devamlı hazımsızlık olduğunu, bu sebeple vücutta fazlalık ve tıkanıklıkların çoğaldığını gösterir.
Mideyle bağlantılı baş ağrısı kan grubu “A” ve “AB” olanlarda kusmakla, kan grubu “0” ve “B” kusamadığı için yemek yemeyle geçer.
Karaciğerden kaynaklanan baş ağrısı sağ tarafa, dalaktan kaynaklanan baş ağrısı sol tarafa vurur.
Geçici olarak kusma ve ishalle, kalıcı olarak karaciğer ve dalağın tedavisiyle geçer.
Toksik Maddelerden Kaynaklanan Baş Ağrısı (Kafada Zonklama)
Beynin kendisinde ağrı algılayıcıları olmadığı halde, kafatasının içini ve beynin dışını saran zarlarda ve beynin içindeki damarlarda ağrı algılayıcıları vardır. Bu yüzden, beyindeki kan-sıvı dolaşımı bozukluğu, beyin tümörü gibi bazı beyin hastalıkları, aspartam, nitrit-nitratlar, parabenler gibi bazı katkı maddeleri ve bunların birbiriyle etkileşimi beyin zarını ya da damarları etkileyerek baş ağrısı oluşturabilir.
Beyin, kendi içinde oluşan veya kan dolaşımı ile kendisine ulaşan toksik ve atık maddeleri sinüslere, kulak arkasına ve kulaklara atar. Sinüslere yayılan toksik ve atık maddeler geniz akıntısı ile aşağı doğru yayılarak bademcik, ses telleri, yemek borusu, akciğer ve mide hastalıklarına zemin hazırlar.
Bu nedenle oluşan ve dolunay ile yeni ayda tekrarlayan bu şiddetli baş ağrıları sırasında beyin, genizlere ve oradan mideye yakıcı, pis kokulu toksik madde attığından hasta kusar ve bu kusma ile baş ağrısı geçer. Bu tür baş ağrısı açlık tedavisi sırasında çoğalabilir. Çünkü açlıkta, beyin dokularında toplanan toksik maddeler ve metabolizma atıkları parçalanarak gaz oluşturur, bu gaz sebebiyle kafatasının iç basıncı artar.
Baş ağrısının şiddeti direkt bu basıncın şiddetine bağlıdır. Bu sırada hacamat yapılırsa gaz dışarı atılır ve baş ağrısı geçer. Bu tür baş ağrısı çekenlerin yastığı yüksek olmalıdır ki beyinde toplanan madde, geniz akıntısı ile rahatça aşağıya akabilsin.
Kulak arkası ve kulaklara atılan toksik ve atık maddeler, iltihaplı kulak hastalıklarına, kulak arkası yaralarına ve çıbanlara yol açabilir.
Baş ağrısından kaynaklanan bu rahatsızlıklar tedavi edilirken baş ağrısı artar.
Baş ağrısı içten tedavi edilmelidir.
Düz Tabanlı Olmaktan Kaynaklanan Baş Ağrısı
Son zamanlarda çocuklarda ve gençlerde düz taban rahatsızlığı çoğalmıştır. Düz tabanlılık, yürüyüş esnasında omurgaya aşırı yük yükler ve zamanla omurgada deformasyon oluşturur. Omurga kanalında sıvı dolaşımı zorlaşır ve baş ağrısına neden olur.
Düz taban ile alakalı baş ağrısını engellemek için taban ve sırt kaslarını güçlendirmeli ve ömür boyu güçlü tutmalıdır.
Baş Ağrısı Tedavisi
Baş ağrısını doğal yöntemlerle geçirebilmek için yapabilecekleriniz şunlardır;
- Baş ağrısı başladığı anda ılık suya zeytinyağı karıştırarak içip kusulmalı, lavman yapılmalı ve soğuğa yakın ılık suyla yıkanmalıdır. Sonra suyla karıştırılmış limon suyu veya greyfurt suyu içilmeli, veya kekik ile demlenen yeşil çay ya da nane çayı içilmelidir. Böylece baş ağrısı geçer.
- Geçmezse, 3-5 litre sıcak su ve 20-30 gr. öğütülmüş hardal tohumu karıştırılıp, ayak banyosu yapılır. Hardal tohumu bulanamazsa, kaya tuzu kullanılır veya ayakların tabanına masaj yapılır.
- Her tür baş ağrısında, bilhassa yüksek tansiyon ve idrar yollarından kaynaklanan ve aralıksız devam eden baş ağrılarında önce makata, 2 hafta sonra kulak arkasına, ense çukuru altına ve şakaklara 11 tane sülük konur. Sülükler düştükten sonra kesiklere birkaç defa kupa çekilir.
- Sülük bulunamazsa veya mevsimi değilse, omuzlara hacamat yaptırılır.
- Hacamat imkanı da yoksa, sırta kupa çekilir, 6 tane 150 gramlık cam kavanoz hastanın sırtına, bir tane kürek kemikleri arasına, birer tane de baldırların arkasına kapatılır (toplam 9 tane) ve 15-20 dakika bekletilir.
- Bu tür hastaların burun kanaması, basur kanaması ve adet kanamasını rahmet olarak görmek ve kanamayı durdurmamak gerekir.
Yukarıda anlattığımız müdahale sonunda baş ağrısı geçer, ancak kökten ortadan kaldırmak için baş ağrısına sebep olan hastalığın temel tedavisini tamamlamak gerekir.
Baş Ağrısı Tedavi Süreci ve Sonrası
Vücudu temizleme yöntemlerini sitemizde bulabilirsiniz. İlk etapta beslenmenizi düzeltmeniz gerekiyor. Beslenme düzeltildiğinde tedavi olmaya başlamış olacaksınız ve temizlikleriniz rahat olacak.
Mide ve bağırsakların tedavisi ile beraber hacamatlara başlanır ve her açlık günü aşağıdaki sıraya göre hacamat yaptırılır.
Hacamat yapılacak bölgeler;
- Boyun ve omuzlar
- Kafa
- Kürek kemikleri arası ve altı
- Bel ve kuyruk sokumu
- Dizler
- Tekrar kafa
- Tekrar bel ve kuyruk sokumu.
ilk 3 açlık sırasında, toplam 2 hafta boyunca, açlık günleri hariç her gün aşağıdaki ilaç kullanılır,
- 60 gr. çörek otu + 20 gr. karanfil + 30 gr. anason öğütülür. Her gün bu karışımdan 1 tatlı kaşığı, bal şurubu ile yutulur.
- Ayrıca reyhan (fesleğen), biberiye, lavanta, kediotu kökü ve nane koklamak veya ezerek şakaklara sürmek baş ağrısını gidermekte faydalıdır.
Baş ağrısı ilaçları alma süreci bittikten sonra yapılacaklar ise şunlardır:
- 2/3 acı kavun suyu + 1/3 su karışımı avuç içine dökülür ve baş öne doğru eğikken, genize kadar bir defa çekilir, 2-3 saniye tutularak bırakılır.
- 2-3 saat sonra şiddetli burun akıntısı başlar ve 1-3 gün devam edebilir.
- Bu işlem kronik baş ağrısını, sinüziti, beyindeki damar tıkanıklıklarını ve kireçlenmeleri giderir, kimyasal maddelerin sökülerek atılmasını sağlar.
- Kan grubu “A” olanlar acı kavun suyunu su katmadan da kullanabilirler.
Bu makalenin bir kısmı Yitik Şifa kitabından alınmıştır.
Kaynaklar
https://www.webmd.com/migraines-headaches/migraines-headaches-basics#2-4