Mikro iğneleme, kolajen indüksiyon tedavisi olarak da adlandırılmaktadır. Mikro iğneleme, cildin üst tabakasında minik delikler oluşturan bir tedavi yöntemidir. Bu tedavi, küçük iğnelere sahip dermapen veya dermaroller olarak adlandırılan aletler kullanılarak yapılmaktadır. Mikro iğneleme tedavileri bir dermatolog veya estetisyen muayenehanesinde gerçekleştirilmektedir. Evde kullanım için de bir mikro iğneleme silindiri satın alınabilmektedir.
Mikro iğneleme, vücudun doğal yara iyileştirme sürecini tetiklemektedir ve bu da kolajen üretimini, yara iyileşmesini ve genel olarak daha parlak bir cilt elde etmeyi kolaylaştırmaktadır. İlk başta mikro iğneleme yöntemi cilt gençleştirme işlemleri için kullanılıyordu, ancak günümüzde kolajen üretimini artırmak için kullanılmaktadır. Bu yöntem ayrıca iyileştirilmesi zor olabilen çok çeşitli yaygın cilt sorunlarını (kırışıklıklar, yara izleri, çatlaklar ve hatta saç dökülmesi dahil) iyileştirmek için kullanılmaktadır. {1*}
Mikro iğneleme sırasında kullanılan iğneler genellikle 0,5 ila 2 milimetre çapındadır. Mikro iğneleme evde özel aletlerle de yapılabilmektedir. Bu tedavi aynı zamanda kolajen indüksiyon tedavisi olarak da bilinmektedir çünkü ciltte kolajen üretimini arttırmaktadır. Kolajen, ölü cilt hücrelerinin yerini almanın yanı sıra cilde güç ve elastikiyet kazandırmaya yardımcı olan proteindir. Yaşlandıkça, kolajen üretimi doğal olarak yavaşlamaya başlamakta ve bu da yaşlanma belirtilerine (kırışıklıklar, cilt sarkması vb.) yol açmaktadır.
Mikro iğneleme yöntemi ciltte öncelikle küçük delikler açarak cildin kendisini yenilemesini sağlamaktadır. Bu sayede vücut, yeni kolajen üreterek cildi yenilemektedir. Mikro iğneleme ayrıca daha eşit bir cilt tonu ve sağlıklı bir görünüm için çalışan fibroblastların, epitelyal ve endotelyal hücrelerinin büyümesini de teşvik etmektedir.
Mikro İğnelemenin Yararları Nelerdir?
Mikro iğneleme yönteminin, kolejen üretimini sağlama ve yara izlerini geçirme işlevlerinin yanı sıra faydaları şunlardır:
- Avrupa Eczacılık Bilimleri Dergisi’nde yayınlanan bir araştırmada, dermarollerların etkileri incelenmiştir. Çalışma sonucunda dermarollerların ciltteki büyük gözenekleri küçülttüğü ve cildin nem kaybetmesini azalttığı ortaya çıkmıştır.
- 2013’te yayınlanan bir araştırmaya göre, 100 katılımcı iki gruba ayrılmıştır. Bir grup günde iki kez tanınan bir saç dökülmesi losyonu ile tedavi edilmiştir. Diğer grup da losyonu günde iki kez kullanmıştır fakat ürünü saç derilerine dermoroller ile almışlardır. 12 hafta sonra, mikro iğneleme yöntemini kullanan katılımcıların saç dökülme oranı daha az çıkmıştır. {2*}
Mikro iğneleme yöntemi sırasında bir miktar ağrı yaşamak mümkündür. Bu cilt uyarıcı tedaviden sonra yüz bölgesindebiraz kızarıklık olması normaldir. Mikro iğneleme tedavisinden sonraki 48 ila 72 saat içinde cilt üzerinde iyileşme görülmesi yaygındır. Birçok profesyonel, dört ila altı seans mikro iğneleme tedavisi yapılmasını önermektedir.
Mikro iğneleme yöntemi uygulanmadan önce cildi komedojenik olmayan ürünlerle iyice nemlendirmek gerekmektedir ve tedaviden sonra cilt tamamen iyileşene kadar alkol bazlı tonerler ve eksfoliyatörler gibi sert ve/veya aşındırıcı ürünler kullanılmamalıdır. Ayrıca mikro iğneleme tedavisinden sonra en az ilk 24 saat spor salonuna ya da saunaya gidilmemeli] ve doğrudan güneş ışığına maruz kalmaktan kaçınılmalıdır çünkü terleme inflamasyonun artmasına neden olabilmektedir.
Mikro iğneleme yönteminin kullanılmasının sakıncalı olduğu durumlar şunlardır:
- Aktif akneye sahip olmak
- Siğil gibi herhangi bir yerel enfeksiyona sahip olmak
- Egzama veya sedef hastalığı gibi kronik cilt hastalıklarına sahip olmak
- Aşırı keloidal (yükseltilmiş yara izi) eğilimine sahip olmak
- Bir kan hastalığı veya bozukluğuna sahip olmak
- Antikoagülan (kan inceltici) bir ilaç kullanmak
- Kemoterapi veya radyoterapi görüyor olmak
Bazı dermatologlara göre sık mikro iğneleme yapmak kılcal damarların çatlamasına yol açmaktadır. Dermarollerı evde veya ofiste kullanacak bireylerin bu tedavi yöntemini ayda bir kez uygulamaları ve bir sonraki seanstan önce ciltlerinin tamamen iyileştiğinden emin olmaları gerekmektedir.
İltihaplı ve/veya tahriş olmuş cilt üzerinde mikro iğne tedavisi uygulanmamalıdır çünkü bu durumlarda mikro iğneleme tahrişi arttırabilmekte ve akne ile diğer cilt enfeksiyonlarının yayılmasına neden olabilmektedir. Mikro iğneleme tedavisi sonucunda cilt bakım ürünlerine duyarlılık artabilmektedir. JAMA Dermatology’deki bir vaka çalışmasında, Utah Üniversitesi bilim insanları, yüz bölgesine mikro iğne tedavisi ile birlikte C vitamini serumu kullanan bireylerin kaşıntı ve kızarıklık yaşadıklarını bildirmiştir. {3*}
Mikro iğnelemeden sonra, ürünü küçük bir alana uygulamak ve olumsuz bir reaksiyon olup olmadığını görmek için 24 saat beklemek gerekmektedir. İstenmeyen reaksiyonlar oluşması halinde mikro iğneleme tedavisi durdurulmalıdır.
Kaynaklar
{1*} https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4976400/
{2*} https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3746236/
{3*} https://jamanetwork.com/journals/jamadermatology/fullarticle/1783057?resultClick=1