Prostaglandin, vücuttaki her organ tarafından üretilen ve diğer hormonlara benzeyen oldukça önemli bileşiklerdir. Bu bileşikleri, hormonlardan ayıran en önemli unsur ise kan dolaşımında değil de dokuların içinde saklanmalarıdır. Böylece prostaglandin, vücudun hangi bölgesinde ihtiyaç duyulursa oraya nakledilmektedir.
Prostaglandinlerin en yaygın etkileri, çeşitli hastalıklar ve yaralanmalar sonucunda ortaya çıkan iltihaplar ve kan pıhtılaşması ile birlikte salgılandıklarında görülmektedir. Prostaglandinlerin aşırı veya az salgılanması ise vücut için önemli sorunlara neden olmaktadır. Hormonal dengesizlikler, beslenme sorunları, stres ve genetik kusurlar prostaglandin üretimini etkilemektedir.
Prostaglandinlerin İşlevleri Nelerdir?
Prostaglandinler, insan ve memeli türlerinin vücutlarında salgılanan, hormon benzeri bileşiklerdir. Tıpkı hormonlar gibi az veya çok salgılanmaları durumunda bazı sorunlara neden olmakla beraber, düzenli çalışmaları ile de prostaglandinlerin vücuttaki işlevleri oldukça fazladır. Bu işlevleri şu şekilde sıralamak mümkündür:
- Hasar görmüş veya mikrop kapmış dokudaki iyileşmeyi teşvik etmek amacıyla enfeksiyon başlatmak
- Yumurtlama, doğum öncesi ve sonrası süreçler ile aylık hormon düzeni gibi kadın doğum sistemlerini düzenlemek
- Kanın pıhtılaşmasını sağlamak
- Hasar gören kan damarlarını onarmak
- Kan akışını kontrol etmek ve kan kaybını önleyen kasların kasılıp gevşemesini sağlamak
- İhtiyaç dışı kan pıhtılarını vücuttan atmak
- Ağrı ve ateşlenmeyi tetiklemek
- Sindirim ve solunum sistemindeki kasların kasılıp gevşemesini düzenlemek
- Vücut ısısını dengelemek
Prostaglandinlerin işlevlerini yerine getirmesi için bazı uyaran unsurların oluşması gerekmektedir. Vücuttaki herhangi bir yaralanma, enfeksiyon, hastalık ve strese bağlı sorunlarda prostaglandin üretilmektedir. Bunun sonucunda vücutta kızarıklık, şişme, ağrı, ateş, kramp ve hassasiyet gibi iltihaplanmayla ilişkili semptomlar ortaya çıkmaktadır. {1*}
Prostaglandin Türleri Nelerdir?
İnsan vücudunda üretilen ve çeşitli işlevlere sahip dört biyoaktif prostaglandin bulunmaktadır.
- Prostaglandin (PG) E 2 (PGE 2 )
- Prostasiklin (PGI 2 )
- Prostaglandin D 2 (PGD 2 )
- Prostaglandin F 2α (PGF 2α )
Prostaglandinlerin en önemli özelliği, hasar görmüş kan damarlarının iyileşmesi için kan pıhtısı oluşturmaktadır. Bazı prostaglandinler ise aşırı kanama durumunda kan damarlarını daraltmak ve gereksiz pıhtılaşmayı önlemek gibi benzer görünen ancak farklı işlevlere sahip olabilmektedir.
İltihaplanmada Prostaglandinlerin Görevleri
İltihaplanmalar, vücuttaki herhangi bir soruna karşı ortaya çıkan bir tepkimedir. İltihaplanmanın nedenine bağlı olarak, bu tepkimenin vücut için iyi veya kötü olduğu tespit edilebilmektedir. Örnek olarak diyabet ile kalp ve nörolojik hastalıklarda iltihap tetikleyici olduğu için zararlıdır. Öte yandan bazı yaralanma ve hastalıklardaki kısa süreli iltihaplanmalar vücut için hayat kurtarıcı etkiye sahiptir.
İltihaplanmaların işlevi gibi prostaglandinler de benzer şekilde vücuda zararlı veya yararlı olabilmektedir. Vücut, bir hastalıkta veya sorunda yanıt olarak iltihaplanma geliştirirken prostaglandinler de o ölçüde salgılanmaktadır. Prostaglandin üretimi, iltihaplanma oluşmayan bir dokuda normal düzeydedir. Ancak kısa sürede başlayan bir iltihaplanmada prostaglandin seviyesi hızla yükselmektedir. Prostaglandinlerin üretim süreçleri en yalın haliyle bu şekilde işlemektedir.
Prostaglandinlerin hormonlara benzemelerinin en önemli nedeni, vücuttan gerekli bir uyaran olduğu durumda salgılanmalarıdır. Hasarlı dokuların onarılması için kendilerine ulaşan sinyalleri alarak salgılanmaktadırlar. Ancak hormonlar gibi özel bir hormon bezi tarafından düzenli olarak salgılanmamaktadırlar. {2*} Prostaglandinler, kan akışını düzenlemek, kan pıhtılaşmasını sağlamak ve kan akışının düzenlenmesine yardımcı olmak gibi hayati öneme sahip bileşiklerdir. Birçok sağlık sorununun üstesinden gelmekle beraber salgılanmaları durumunda ağrıya ve ateşe neden olmaktadırlar.
Birçok Hastalığa Neden Olan Kronik İltihap Nedir?
Prostaglandinlerin Yararlı ve Zararlı Etkileri
Prostaglandinler, vücudun yaralı veya hasarlı bölgeye karşı harekete geçmesinde rol oynamakla beraber salgılanmalarına bağlı olarak bazı yararlı ve zararlı etkilere sahiptir.
Prostaglandinlerin vücuda yararları:
- Hastalıklara ve enfeksiyonlara karşı yardımcı olmaktadır.
- Hasarlı dokuyu onarmakta etkilidir.
- Doğumu kolaylaştırmak için gerekli kasların gevşemesine neden olmaktadır.
- Kadınların yumurtlama için gerekli olan kas düzeyindeki kasılmaları sağlamaktadır.
- Doğum sonrasında oluşan kanamaları kontrol etmektedir.
- Erkeklerdeki iktidarsızlık sorununu çözmeye yardımcı olmaktadır.
- Erkeklerdeki sperm kalitesini arttırmak için gereklidir.
- Mide ülseri gibi sağlık sorunlarında gerekli olan asitlerin salgılanmasında ve sindirim organlarının hasar görmelerini engellemede koruyucu etkiye sahiptir.
- Solunum ve sindirim sistemi için gerekli olan mukus sıvısının üretimini düzenlemektedir.
- Glokom yani göz tansiyonu tedavisinde etkilidir.
- İltihaplanma sırasında gerekli olan bileşiklerin salınımını etkileyerek bağırsak bakterilerini düzenlemektedir. {3*}
- Bağırsak hareketlerini uyarıcı etkiye sahiptir.
- Yeni doğan bebeklerde ortaya çıkan kalp hastalıklarının tedavisinde kullanılmaktadır.
Prostaglandinlerin vücuda zararları:
- Yaralanma veya hastalık sonucu oluşan iltihaplanmalarda ağrıyı artırmaktadır.
- İltihaba bağlı süreçlerdeki ateş, şişlik ve kızarıklık gibi semptomların sebebidir.
- Adet ağrıları ve kramplarına neden olmaktadır. Bunun sebebi ise yumurtalık ve rahimdeki düzenli çalışmaya neden olan prostaglandinin fazla salgılanmasıdır.
- Alerjik reaksiyonları arttırabilmektedir.
- Prostaglandin seviyelerinin çok yüksek veya çok düşük olması, normal bir iyileşme sürecini etkileyebilmektedir.
- Kronik ağrıları arttırabilmektedir.
- Kronik olarak fazla üretilen prostaglandin, kanser gelişimini arttırabilmekte ve düşük kemik kütlesine neden olabilmektedir.
- Yüksek miktarlarda salındığında ishali tetikleyebilmektedir.
Kronik Ağrı Sendromu ve Doğal Tedavi Yöntemleri
Prostaglandin Üretimi Nasıl Kontrol Edilir?
Daha önce de bahsedildiği üzere prostaglandin seviyeleri, yaralanma ve iltihaplanmaya yanıt olarak artmaktadır. Bu sebeple de bu bileşiklerin üretimini dengelemek için özel beslenme programları ve ideal bir yaşam tarzı önemlidir.
Prostaglandin seviyelerinin dengelenmesi için bazı öneriler:
- Şeker ilaveli yiyecekler, süt ürünleri, işlenmiş tahıl ve et ağrıyı tetikleyen gıdalar oldukları için bu tip beslenme türlerinden uzak durulması önerilmektedir. Ayrıca kafein ve alkol tüketiminin de prostaglandin seviyelerini düzensizleştirdiği bilinmektedir.
- Omega-6 yağ asitlerinin aşırı tüketiminden kaçınılmalıdır. Bunun çözümü ise işlenmiş bitkisel yağ kullanımını sınırlandırmaktır.
- Kuruyemiş, yumurta ve glüten içeren gıdalar gibi alerjik reaksiyonlara neden olan yiyeceklerden uzak durulmalıdır.
- Östrojen dengesini sağlamak için sebze, meyve, tahıl ve baklagiller gibi yüksek lifli gıdalar tüketilmelidir.
- Doğal ortamdan avlanmış somon, sardalya, uskumru gibi omega-3 içeren gıdalarla beslenmek prostaglandin seviyelerini dengelemektedir. Özellikle yapılan bazı araştırmalarda daha fazla balık yağı tüketmenin prostaglandin üretimini azaltmaya yardımcı olabildiğini kanıtlamıştır. {4*}
- Zencefil, zerdeçal, tarçın ve maydanoz gibi iltihap önleyici bitki ve baharatlar daha fazla tüketilmelidir.
- Zeytinyağı, keten tohumu, chia tohumu, fındık ve hindistancevizi yağı gibi doğal yağların daha fazla kullanılmasına özen gösterilmelidir.
- Tüm yeşil yapraklı sebzeler ile turpgiller, muz, kayısı, incir, tatlı patates, avokado, somon gibi magnezyum ve potasyum açısından zengin gıdaların günlük beslenme programına daha fazla dahil edilmesi önerilmektedir.
- Sık sık kabak çekirdeği, sığır eti, kuzu eti, sakatat, kaju fıstığı, nohut, tavuk, yoğurt ve ıspanak gibi çinko açısından zengin yiyecekler tüketilmelidir.
- Siyah ve yeşil çay düzenli olarak içilmelidir. {5*}
Prostaglandinin vücutta daha kontrollü ve doğru üretilmesi için diğer yöntemler:
- Magnezyum takviyesi yapılmalıdır. Magnezyumun, adet krampları ve kronik ağrı dahil olmak üzere kaslarda meydana gelen krampları azaltmaktadır. Ancak ishal gibi bağırsak sorunlarına duyarlı kişilerin, bu sorunları yaşamaması için magnezyum alımını her gece yatmadan önce yapmaları ve yaklaşık 300-450 miligramlık dozlarda tüketmeleri tavsiye edilmektedir.
- Dengeli bir ruh hali ve güçlü bağışıklık için gereken çinko, aynı zamanda prostaglandin üretiminde de faydalıdır. Birçok hormonun ve prostaglandinlerin salgılanmasını sağlayan çinko, rahimde oluşan iltihaplara karşı etkilidir. Yapılan araştırmalar özellikle adet döneminin başlamasından bir ya da dört gün önce 30 miligram çinko almanın, adete bağlı kas ağrılarını ve kramplarını azalttığını kanıtlamıştır. {6*}
- Bazı araştırmalar günde 1.000 ila 2.000 miligram arasında zencefil tüketmenin ağrı ve krampları azalttığını göstermektedir. {7*}
- Ananas ve çilek gibi meyvelerin içinde bulunan bileşenler, iltihap konusunda oldukça etkili koruyucular oldukları için tüketilmelidir.
- Bağışıklık sistemini olumsuz etkileyen stresten kaçınmak için düzenli uyku uyumak ve dinlenmek oldukça önemlidir.
- Vücudu aşırı zorlayan veya harekete geçirmeyen egzersiz düzeni yerine, her kişinin kendi bedenine uygun bir egzersiz programı oluşturması önerilmektedir. Düzenli bedensel faaliyetlerin iltihapları önleme konusunda olumlu etkileri bulunmaktadır.
- Prostaglandinlerin üretimini düzenlemeye yardımcı olan çuha çiçeği yağı, birçok araştırmada görüldüğü üzere PMS ve Raynaud sendromu ile cilt ülserleri, kalp hastalığı, egzama gibi bağışıklık sisteminden kaynaklı hastalıklarda etkilidir. {8*}
- Akupunktur ve transkutanöz gibi sinirsel uyarıcıları etkileyen tedavi yöntemlerinin prostaglandin üretimini etkilediği yapılan araştırmalarda kanıtlanmıştır. {9*}
Prostaglandinlerin üretimini olumlu etkileyen durumlar:
- Sigarayı bırakmak
- Soya, mısır, pamuk tohumu gibi yağların kullanımını sınırlamak
- Kafeinli içeceklerden ve kakao içeren gıdalardan kaçınmak
- Östrojen etkilerini taklit eden kimyasallardan uzak durmak
- Uykusuz kalmamak
- Stresten uzak durmak
Rahimdeki Miyomlar Neden Oluşur? Rahimdeki Miyomlar Kilo Almaya Neden Olabilir mi?
Prostaglandin Sorunlarının Belirtileri
Vücutta anormal derecede yüksek veya düşük oranda prostaglandin üretiminin neden olduğu sorunlar ve sağlık problemleri şöyledir: {10*}
- Kronik ağrılar
- Kadınlardaki rahim ve bağırsak içindeki kasılmalar
- Bağışıklık sistemi hastalıkları
- Şeker hastalığı
- Vücuttaki uzuvlarda ödem, kızarıklık ve hassasiyet oluşumu
- Egzama
- Migren
- Bazı kanser türleri
- MS, Parkinson, ALS ve Huntington gibi sinir sistemini etkileyen hastalıklar
- Organ yetmezliği
Prostaglandin İlaçları ve Kullanımı
Prostaglandinler, kasları gevşetmek ve kadınlardaki doğum sürecini kolaylaştırmak gibi bazı dönemlerde kullanılmaktadır. Bu jel ve benzeri prostaglandin içeren ilaçlar servikal düz kasları gevşetmeye ve uterus kaslarının kasılmalarına etki etmektedir.
Ağır âdet kanamalarında, ağrılarında ve kan pıhtılarına bağlı oluşan kalp rahatsızlıklarında kullanılan bazı prostaglandin içeriğine sahip ilaçlar bulunmaktadır. Ayrıca doğum kontrol haplarının, rahimdeki endometriyal hücre tabakasının büyümesini engelleyerek prostaglandin üretimini de azalttığı bilinmektedir. {11*}
Kaynaklar
[1*] https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC3081099/
[2*] https://www.hormone.org/your-health-and-hormones/glands-and-hormones-a-to-z/hormones/prostaglandins
[3*] https://www.science.org/doi/10.1126/science.aad9903
[4*] https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/12697300/
[5*] https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/10744131/
[6*] https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/17289285/
[7*] https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/26177393/
[8*] https://www.uofmhealth.org/health-library/hn-2841007
[9*] https://www.aafp.org/afp/2003/0515/p2123.html
[10*] https://www.westonaprice.org/health-topics/making-it-practical/tripping-lightly-down-the-prostaglandin-pathways/
[11*] https://www.pcrm.org/good-nutrition/nutrition-information/using-foods-against-menstrual-pain