Bor, bazı gıdalarda ve çevrede doğal olarak bulunan önemli bir mineraldir. İçerisinde bor bulunan gıdalardan bazıları şunlardır:
Vücudumuzun ihtiyaç duyduğu bor mineralinin önemli kısmını gıdalardan almaktayız. Ancak pek bilinmese de içme sularında da bor minerali bulunmaktadır.
Bor Tüketimi Ne İşe Yarar?
Bor tüketiminin pek çok faydası bulunmaktadır. Bor minerali açısından zengin olan besinleri tüketmenin faydaları şunlardır:
- Kemikleri güçlendirir
- Osteoporozu engeller
- Artrit tedavisine yardımcı olur
- Kasları güçlendirir
Tüm bunların yanı sıra bor minerali, odaklanmayı ve öğrenmeyi kolaylaştırmaktadır. Bundan dolayı beyin sağlığı üzerinde olumlu etkiye sahip olduğu düşünülmektedir.{1*}, {2*}
Bor Nedir?
Bor, kimyasal bir elementtir. Aynı zamanda yenilebilir iz mineraldir (vücudun sağlıklı şekilde çalışması için çok az miktarlarda ihtiyaç duyduğu minerallere iz mineral denilmektedir) Periyodik cetvelde B sembolüyle gösterilmektedir ve atom numarası 5’tir. Bor doğada diğer elementlerle, minerallerle ve oksijenle çeşitli kombinasyonlar halinde bulunmaktadır.
Gıdalardan elde edilen bor, borik asit B(OH)3 formundadır. Borik asit B(OH)3 yalnızca bitkilerde doğal olarak bulunmaktadır. Borik asit, bor, oksijen ve hidrojenin bir kombinasyonudur. Ayrıca bor, kalsiyum, sodyum ve lityuma bağlanabilmektedir. Bor, bitkilerin hücre duvarlarının yapısal bileşeni olarak kabul edilmekte ve bitkilerin tozlaşmasına ve büyümesine yardımcı olmaktadır. Araştırmacılar bor mineralinin, bitkilerde ve insanlarda ne tür etkilerinin olduğunu hâlâ tam olarak bilmemektedirler. Ancak bor mineralinin, bitkilerin içerisinde bulunan molekülleri (faydalı polisakkaritler ve steroller de dahil olmak üzere) dengede tuttuğunu düşünmektedirler. {3*}
Borik asit, bor mineralinin farklı formlarından biridir. Doğada içerisinde bor minerali bulunan düzinelerce bileşik bulunmaktadır. Ayrıca kimyasal sentezler sonucunda da bor içeren bileşikler elde edilebilmektedir. World Journal of Translational Medicine’de 2018 yılında yayınlanan bir makalede, hastalıkların önlenebilmesi, teşhis edilebilmesi ve tedavi edilebilmesi için bor kullanıldığından ve bu durumda son dönemlerde büyük bir artış yaşandığından bahsedilmektedir.
Bağışıklık Güçlendiren Vitaminler, Mineraller, Besinler, Çaylar, Çorbalar ve Takviyeler
Bor Kullanımının Sağlık Açısından Faydaları
Bor tüketiminin sağlık açısından pek çok yararı bulunmaktadır. Yapılan araştırmalar, bor mineralinin anti-inflamatuar etkiye sahip olduğunu, antioksidan etkisi gösterdiğini ve sindirim enzimleri üreterek vücudun çeşitli mineralleri (magnezyum, fosfor, kalsiyum, sodyum) işlemesine yardımcı olduğunu göstermektedir. Bunların yanı sıra araştırmacıların sıklıkla üzerinde durduğu konulardan biri de bor tüketiminin, kadınlarda ve erkeklerde östrojen seviyesini arttırma yeteneğidir. Ayrıca bor mineralinin, vücudun testosteron üretmesini sağladığı ve testosteron kullanımını kolaylaştırdığı düşünülmektedir. Bu nedenle pek çok sporcu tarafından ağrıları önlemesi, kasları güçlendirmesi ve kemikleri güçlendirmesi amacıyla kullanılmaktadır.
Bor mineralinin, pek çok hastalığın ortaya çıkmasına engel olduğu düşünülmektedir. Bu hastalıklardan bazıları şunlardır: {4*}
- Artrit
- Osteoporoz
- Odaklanma sorunu
- Ciltte çeşitli yaşlanma belirtilerinin ortaya çıkması
- Menopoz belirtilerinin ağırlaşması
- PMS semptomlarının kötüleşmesi
- Alerjiler
- Kasların zayıflaması
- Kandida enfeksiyonu
- Maya enfeksiyonları
- Sindirim parazitlerinin ortaya çıkması
- Gözde enfeksiyon oluşması
Bor mineralinin hayvan sağlığı açısından da oldukça faydalı olduğu düşünülmektedir. Artrit semptomlarına sahip olan atlara, koyunlara ve bazı evcil hayvanlara, ağrı ve iltihabı hafifletmesi amacıyla bor takviyesi verilmektedir. {5*}
Gıdalardaki bor miktarı, mahsullerin yetiştirildiği toprağın ne kadar sağlıklı olduğuna bağlıdır. Mineral seviyesi düşük olan topraklardaki mahsullerle beslenen hayvanlar, yaşlandıkça daha sağlıksız kas ve kemiklere sahip olurlar. Ancak mineral seviyesi yüksek, bor bakımından zengin toprakların mahsulleriyle beslenmiş olan hayvanlar, yaşlandıklarında daha az sorunla karşı karşıya kalırlar. Bor minerali hem insanlar için hem de hayvanlar için oldukça faydalıdır. Bu faydalardan bazıları şunlardır:
Sarı Kantaron Kullanım Alanları: Depresyon, PMS ve Menopoz Belirtilerini Rahatlatmak
Bor Tüketimi Konsantrasyonu Arttırmakta ve Beyin Fonksiyonlarının Gelişmesine Yardımcı Olmaktadır
Bor minerali, beyin sağlığı açısından oldukça faydalıdır. Çünkü bu mineral, odaklanmayı kolaylaştırmakta ve kısa süreli hafızayı güçlendirmektedir. Yapılan araştırmalar düşük bor seviyesinin, beyin fonksiyonlarını olumsuz etkilediğini ve unutkanlığa neden olduğunu göstermektedir.
Yeterli miktarda bor minerali tüketen kişilerin, gerektiği kadar bor tüketmeyen kişilere kıyasla;
- Daha güçlü motor becerilerine sahip olduğu
- El-göz koordinasyonlarının daha iyi olduğu
- Dikkat ve algı yeteneklerinin daha güçlü olduğu gözlemlenmiştir.
Elde edilen bu veriler yeteri miktarda bor tüketen kişilerin, bilişsel ve psikomotor testlerinde daha başarılı olduğunu göstermektedir. {6*}
Artrit Tedavisine Yardımcı Olmaktadır
Bor, kalsiyum mineralinin eklem kıkırdağına katılmasında önemli rol oynamaktadır. Bu durum, eklem sağlığını korumakta ve artrit ağrısını önlemeye yardımcı olmaktadır. Yapılan araştırmalar, kemiklerinde ve eklem sıvılarında düşük miktarda kalsiyum bulunan kişilerin, artrit hastalığı ile karşı karşıya kalma riskinin daha yüksek olduğunu göstermektedir. Yapılan diğer çalışmalar ise yeteri miktarda bor tüketen kişilerin, gerekli miktarda bor tüketmeyen kişilere kıyasla daha güçlü kemiklere sahip olduğunu göstermektedir.
Bazı epidemiyolojik araştırmalar, bor minerali tüketiminin az olduğu bölgelerde (günde yaklaşık bir miligram veya 1 mg’dan daha az) fazla olan bölgelere (günde yaklaşık üç ila 10 miligram) göre, artrit rahatsızlığının daha fazla görüldüğünü göstermektedir.
Kemikleri Güçlendirmeye Yardımcı Olmaktadır
Bor minerali, kemik sağlığı açısından oldukça önemli bir mineral olan kalsiyumun, kemiklere iletimini kolaylaştırmaktadır. Bu sayede kemik yoğunluğunu artırmakta ve kemik hastalıklarını önlemektedir. Östrojen seviyesini dengeleme yeteneğiyle de kemik sağlığının korunmasına yardımcı olmaktadır. Ayrıca yapılan araştırmalar bor mineralinin, vücuttaki önemli vitaminlerden biri olan D vitamininin üretilmesine ve kullanılmasına yardımcı olduğunu göstermektedir. Yapılan bir diğer çalışmada ise bor mineralinin, kemik erimesini engellediği ve osteoporoza yakalanma riskini düşürdüğü gözlemlenmiştir. {7*}, {8*}
D Vitamini İçin Kaç Dakika Güneşlenmek Yeterlidir? Hangi Saatte Güneşlenilmelidir?
Hormonları Dengelemeye Yardımcı Olmaktadır
Bor minerali hem kadınlarda hem de erkeklerde seks hormonlarının seviyesini dengelemektedir (Östrojen ve testosteron da dahil olmak üzere). Ayrıca menopoz semptomlarının ve PMS semptomlarının azalmasına yardımcı olmaktadır. Bor mineralinin, doğurganlığı arttırmaya yardımcı olduğu da bilinmektedir. Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalarda bor tüketiminin, doğurganlık sorunlarını ortadan kaldırdığı ve sağlıklı üreme ve fetüs gelişimine yardımcı olduğu gözlemlenmiştir.{9*}
ABD Tarım Bakanlığı tarafından yapılan çalışmalarda menopoz dönemindeki kadınlar, önce düşük seviyelerde bor içeren besinlerle beslenmiş sonrasında ise bor bakımından oldukça zengin olan besinleri tüketmişlerdir. Bu çalışma sonucunda, bor bakımından zengin yiyeceklerle beslenen kadınların idrarlarında daha düşük miktarda kalsiyum ve magnezyum bulunduğu fark edilmiş ve bu kadınların östrojen ve progesteron seviyelerinin daha iyi olduğu gözlemlenmiştir.{10*}
Kas Sağlığını Korumaya Yardımcı Olmaktadır
Vücuttaki bor miktarı yüksek olduğunda kas sağlığını koruyan bazı vitamin ve mineraller daha kolay emilmekte ve daha kolay kullanılmaktadır. Yapılan bazı çalışmalar (bu konu hakkında yapılan her çalışma bu durumu destekler nitelikte değildir) bor tüketiminin, testosteron üretimine yardımcı olduğunu ve bu nedenle sarkopeni hastalığına (yaşa bağlı kas kaybı) yakalanma riskini azalttığını göstermektedir. Ayrıca yapılan çalışmalar bor mineralinin, kişinin kendisini daha enerjik hissetmesini sağladığını ve bundan dolayı özellikle sporcular tarafından performans arttırma amacıyla kullanıldığını göstermektedir. {11*}
Bor minerali, kişinin hızlı düşünmesini sağlamakta, el-göz koordinasyonunun artmasına yardımcı olmakta, kemikleri ve eklemleri güçlendirmektedir. Bundan dolayı, bazı protein tozlarına ve sporcu takviyelerine bor minerali dahil edilmektedir. Ancak bu mineralin, tek başına ne kadar etkili olduğunun daha net anlaşılabilmesi için daha detaylı araştırmalar yapılması gerekmektedir.
Maya Enfeksiyonlarının Önlenmesine ve Tedavi Edilmesine Yardımcı Olmaktadır
Bor, maya enfeksiyonlarını tedavi etmesi amacıyla kullanılan tabletlerin içerisinde aktif bir bileşen olarak yer almaktadır. Reçetesiz satılan maya enfeksiyonu ilaçlarına ve kremlerine karşı, doğal bir alternatif olarak borik asit kullanılabilmektedir. Borik asidin, ağrı ve acı veren vajinal enfeksiyonların iyileşmesini hızlandırdığı düşünülmektedir. Yapılan bir araştırma kapsamında maya enfeksiyonları üzerinde bor mineralinin etkisi incelenmiştir. Bir maya enfeksiyonu kremi ile borik asidin enfeksiyon üzerindeki etkileri karşılaştırılmıştır. Çalışma sonucunda borik asidin maya enfeksiyonu kremine kıyasla daha etkili olduğu ve hastaların kısa süre içerisinde iyileşmesine yardımcı olduğu gözlemlenmiştir.
Tedavi amaçlı uygulandığı süre zarfında bor hiçbir yan etkiye neden olmamıştır. Ayrıca kullanılan kreme göre daha ucuz olduğu da fark edilmiştir. Bundan dolayı, ağrı ve acı veren enfeksiyonların tedavisinde borik asidin kullanılabileceği ve borik asidin kişilerin hem daha kolay hem de daha hızlı şekilde iyileşmesini sağlayacağı sonucuna varılmıştır.{12*}
Cilt Enfeksiyonlarını Önlemeye Yardımcı Olmaktadır
Bor minerali, ciltteki enfeksiyonları önlemeye ve tedavi etmeye yardımcı olmaktadır. Bu mineral, ciltte meydana gelen kızarıklıkları, iltihaplanmaları, ağrıyı ve diğer tahriş belirtilerini azaltmaya yardımcı olmaktadır. Bundan dolayı bazı kişiler tarafından, arpacık gibi çeşitli cilt enfeksiyonlarının neden olabileceği iltihaplanmayı engellemek amacıyla kullanılmaktadır.{13*}
Diyabetle Mücadeleye Yardımcı Olmaktadır
Hayvanlar üzerinde yapılan çalışmalar, bor mineralinin kan şekeri düzeyinde ve trigliserit konsantrasyonunda değişiklikler yapabileceğini ve bu nedenle, diyabet hastalığının tedavisine yardımcı olabileceğini göstermektedir. {14*}
Bor Tüketiminin Riskleri ve Yan Etkileri
Bor tüketiminin diğer minerallere kıyasla minimum zarara neden olduğu bilinmektedir. Bu nedenle hem insanlar için hem de hayvanlar için oldukça güvenilir olduğu düşünülmektedir. Hatta bazı çiftçiler radyasyonun çevre üzerindeki etkisini azaltmak amacıyla topraktaki bor miktarını, çeşitli yollarla artırmakta ve hayvanlarına bor takviyesi vermektedirler.
Bor kullanımı, topraktaki radyoaktivitenin azalmasını sağlamakta ve kanser gibi çeşitli sağlık sorunlarının ortaya çıkma riskini minimuma indirmektedir. Ancak her şeyde olduğu gibi bor mineralinin de fazla tüketilmesi, çeşitli sağlık sorunlarına yol açabilmektedir. Bu sağlık sorularından bazıları şunlardır:
- Mide bulantısı
- Mide ağrısı
- Kusma
- İshal
- Karın ağrısı
- Cilt problemleri
- Kalp çarpıntısı
- Endişe
- Depresyon
Tüm vitamin ve mineraller gibi bor mineralini de doğal yollarla gıdalardan almaya çalışmalısınız.
Aşırı Dozda Bor Minerali Tüketmenin Zararları Nelerdir?
Yetişkinlerin günde 20 mg’dan fazla bor tüketmemeleri, çocukların ise (yaşlarına bağlı olarak bu miktar değişiklik gösterebilmektedir) günde 3-6 mg’dan fazla bor tüketmemeleri tavsiye edilmektedir. Ancak pek çok çalışma, bu miktarlardan daha fazla bor tüketilmesinin minimum zarara neden olduğunu ya da hiçbir şekilde zarara neden olmadığını göstermektedir. Yine de yetişkinlerin bor tüketiminde 20 mg’ı aşmamaları çocukların ise yaşlarına göre belirlenen miktardan daha fazlasını tüketmemeleri tavsiye edilmektedir.
Ne Kadar Bor Takviyesi Alınmalıdır?
Kişilerin ne kadar bor tüketmesi gerektiği tam olarak bilinmemektedir. Ancak USDA (Amerika Birleşik Devletleri Tarım Bakanlığı), çoğu kişinin, normal beslenme düzeni sayesinde ihtiyaç duyduğu miktarda bor tükettiğini ifade etmektedir. Yapılan araştırmalar çoğu kişinin bor mineralini, kahveden, sütten, elmadan, fasulyeden ve patatesten aldığını göstermektedir. Bu gıdalar, kişilerin ihtiyaç duydukları bor miktarının %27’sini karşılamaktadır.
Kahve ve sütün iyi birer bor kaynağı olmadığı düşünülmektedir. Çünkü baklagillerle, sebzelerle ve meyvelerle karşılaştırıldığında bu gıdalar daha az miktarda bor içermektedir. Ancak bu gıdaların insanlar tarafından sıkça tüketilmesi, çoğu kişinin bu gıdalar sayesinde bor ihtiyacını karşılamasını da sağlamaktadır.
Bor mineralinin günlük olarak ne kadar alınması gerektiğiyle ilgili, sınırlı sayıda çalışma bulunmaktadır. Bundan dolayı USDA ve diğer yetkili kurumlar tarafından, günlük olarak tüketilmesi gereken bor miktarı belirlenmemiştir. Bu nedenle yetkililer, kişilerin bor minerali eksikliği ve bor minerali zehirlenmesi yaşamayacakları ve sağlıklarını koruyabilecekleri düzeyde bir bor kullanım sınırı belirlemişlerdir.
Yaş ve çeşitli sağlık durumlarına göre bor tüketimi üst sınırı şu şekildedir:
- 1-3 yaş aralığındaki kişilerin günde 3 miligram
- 4-8 yaş aralığındaki çocukların günde 6 miligram
- 9-13 yaş çocukların günde 11 miligram
- 14-18 yaş aralığındaki gençlerin günde 17 miligram
- 19-50 yaş arası yetişkinlerin günde 20 miligram
- Hamile kadınların günde 17–20 miligram
- Emziren kadınların günde 17-20 miligram bor tüketmeleri tavsiye edilmektedir.
Bu durum, yetişkinlerde hiçbir yan etkiye yol açmayan maksimum bor tüketiminin 20 mg olduğunu göstermektedir. Bu, 19 yaşından büyük kişiler, hamileler ve emziren kadınlar için de geçerlidir. Bir çalışmada kişilere günlük 2,5 mg veya 2.5 mg’dan düşük miktarda bor minerali verilmiştir. Bu çalışma sonucunda, yetişkinlerin günlük en az 3 mg bor tüketmeleri gerektiği tespit edilmiştir. Günde 20 miligram bor tüketmek, oldukça yüksek miktarda bor tüketmek anlamına gelmektedir. Bundan dolayı çoğu çalışma, günde 3-6 mg arasında bor tüketilmesini tavsiye etmektedir. Ancak kişinin her ihtimale karşı bir doktora danışması ve doktor denetiminde bor takviyesi almaya başlaması tavsiye edilmektedir.
Bor Hangi Gıdalarda Bulunur?
Bor minerali içeren besinlerin kapsamlı ve eksiksiz bir listesi henüz bulunmamaktadır. Ancak bor minerali açısından zengin olduğu bilinen besinlerden bazıları şunlardır:
- Fasulye
- Enginar
- Çilek
- Kiraz
- Tatlı patates
- Soğan
- Ceviz
- İncir
- Kuru erik
- Erik
- Şeftali
- Kayısı
- Kakao
- Elma
- Armut
- Avokado
- Üzüm (ve saf üzüm suyu)
- Portakal
- Kahve
- Kırmızı şarap
- Çiğ süt (organik, pastörize edilmemiş)
Ayrıca bor minerali, doğal bir gıda koruyucu görevi görmektedir. Çünkü, bakteri büyümesini azaltmaya yardımcı olmakta ve mahsullerin bozulmasına engel olmaktadır. Bu özelliğinde dolayı, I. ve II. Dünya Savaşı sırasında gıdaları soğutmanın mümkün olmadığı zamanlarda, besinlerin tazeliğini koruması ve gıda patojenlerinin azaltılması amacıyla gıdalara eklenmiştir.
Hastalıklarla Savaşan ve Kilo Kaybını Kolaylaştıran En Etkili Bitkisel Kaynaklı Proteinli Gıdalar
Bor Takviyesi Alırken Nelere Dikkat Edilir?
Ulusal Sağlık Enstitüsü, meme kanseri, prostat kanseri, endometriozis (çikolata kisti) ve rahim miyomu olan kişilerin bor minerali kullanmalarını tavsiye etmemektedir. Çünkü bor minerali, östrojen seviyesini artırabilmekte ve bu nedenle bu hastalık semptomlarının daha da ağırlaşmasına neden olabilmektedir. Ayrıca böbrek hastalığı ve karaciğer hastalığı olan kişilerin, bu minerali oldukça dikkatli kullanmaları ve kullanım öncesinde muhakkak doktorlarına danışmaları tavsiye edilmektedir.
Kaynaklar
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29546541/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/12705642/
- https://ods.od.nih.gov/factsheets/Boron-HealthProfessional/
- https://pubag.nal.usda.gov/catalog/48211
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC5687717/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/7889884/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29546541/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/17259120/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/18366532/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC1566640/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC4712861/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/7282789/
- https://www.ncbi.nlm.nih.gov/books/NBK225633/
- https://pubmed.ncbi.nlm.nih.gov/29019104/